DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu Artvin’de

DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, Artvin’e gelerek bir dizi temas ve ziyaretlerde bulundu.

Artvin’e gelerek bir dizi ziyaret ve temaslarda bulunan Çekezoğlu, basına kapılan yapılan Artvin Belediye Başkanı Demirhan Elçin’i ziyareti sonrası basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

Kendisinin Artvin Şavşatlı olduğunu kaydeden Çekezoğlu, bir takım temaslarda bulunarak yeni seçilen Belediye başkanlarını ziyaret etmek için Artvin’e geldiğini söyledi.

DİSK olarak 52 yıldır işçi sınıfının hem emek mücadelesini hem de demokrasi mücadelesini özgürlük içinde yürüten bir olduklarını kaydeden Çekezoğlu, “Her alanda olduğu gibi işçi arkadaşlarımızın özgür sendikalaşmasından yanayız. DİSK’in kuruluşundaki temel ilkenin siyasi partilerden,  iktidardan, sermayeden bağımsız olması ilkesidir. Sendikaların bağımsız ve kişilerin özgür iradesiyle meydana getirdiği örgütler olması bizim için son derece önemlidir. Bunun için biz hiçbir zaman baskılarla sendikalaşmanın yanında olmayız. Her koşulda işçi arkadaşlarımızın özgür sendikalaşmasından ve sendikaların yöneticilerini özgür bir şekilde seçmesinden yanayız.” dedi.

Türkiye’de 12 Eylül’den sonra sendikalaşmanın önünde çok büyük engeller çıkarıldığını kaydeden Çerkezoğlu, “Bugün Türkiye’de her 100 işçiden sadece 10’u sendikalı. Toplu sözleşme hakkından yararlanan, sendikal haklarının kullan işçilerin oranı ise yüzde 7 civarında.  Bu özel sektörde yüzde 5’e kadar. Toplu sözleşme kapsamının bu kadar sınırlı olduğu bir ülkede asgari ücret daha çok önem kazanır.” diye konuştu. 

Ülkemizde asgari ücret ve asgari ücretin biraz üzerinde maaş alanların toplam istihdamın yüzde 70’ini teşkil ettiğini savunan Çerkezoğlu, “Asgari ücret sadece asgari ücretle çalışanların değil herkesin yaşam şartlarını belirleyen temel bir para metre. Türkiye’de yıllardır açılık sınırının altında bir asgari ücret reva görünüyor bu ülkenin işçilerine. Bu nedenle biz asgari ücretin belirlenme sürecini devletin toplumla yaptığı en büyük toplumsal sözleşme olarak görürüz. Türkiye 2018 Ağustos ayından sonra çok ciddi bir ekonomik krizin içine girdi. Bütün ücretler reel olarak ciddi oranda değer kaybetti. Enflasyon, işsizlik ortada. Bu ekonomik sıkıntılar içinde açlık sınırının altına düşmüş bir asgari ücret var. Emeğin milli gelirden aldığı pay giderek düşüyor. Emek mücadelesi, ekmek mücadelesi, demokrasi mücadelesi ve asgari ücret bizim için çok önemli. Biz bu mücadeleyi tüm baskılara rağmen sürdüreceğiz”. İfadelerine yer verdi.

Bir gazetecinin kıdem tazminatlarının fona devredilmesi tartışmalarına yönelik sorusuna da cevap veren Çerkezoğlu, “Kıdem tazminatı bizim son kalemiz, bizim birikmiş emeğimiz ve kırmızı çizgimizdir.” diyerek şunları söyledi:

İktidarlar geçmişte 45 yıldır değişik dönemlerde kıdem tazminatlarını fona devretmeye çalıştı lakin bizlerin mücadelesiyle geri çekmek zorunda kaldılar. Kıdem tazminatının fona devredilmesi demek bu hakkın gasp edilmesi demektir. İşçi sınıfı kıdem tazminatının ne demek olduğunu bilir. Bizim için en önemli iş güvencesi dayanağıdır. Birikmiş emeğimiz, çocuğumuz geleceğidir kıdem tazminatı. Kıdem tazminatının fona devredilerek gasp edilmesine geçmişte olduğu gibi bugün yine kırmızı çizgimizdir diyoruz. Tüm gücümüzle böyle bir girişim karşımıza gelirse mücadele edeceğiz. Kıdem tazminatı bizler için son derece önemli bir hak ve son kalemizdir, sonuna kadar koruyacağız, savunacağız.”