Ömer YERLİKAYA
Bin dokuz yüz altmışlı yıllardan esintiler?
22.05.2019

                   Bin dokuz yüz altmışlı yıllardan esintiler…       

                   ValiliÄŸe ait taÅŸ bina ÅŸehrin en görkemli binasıydı. Zemin katın üzerine yükselmiÅŸ üç katı ile dikkati çekiyor; Tamamı yontma taÅŸtan yapılı ve bir dikdörtgeni andıran devasa yapısı ile göz dolduruyordu. Sütun taşıyıcı üzerinde yükselen ön taraftaki balkon çıkıntısı üç yanında kemer kurgusuyla ayrı bir tat katıyordu. TaÅŸ binanın insanda güven duygusu uyandıran klasik bir havası vardı. Åžehrin etrafında yeÅŸillikler için de serpiÅŸtirilmiÅŸ iki katlı beyaz badanalı bakımlı evler ve her bir yanında yükselerek evleri gölgede bırakan arsız kavak aÄŸaçları, iri gövdeli dutlar, kiraz aÄŸaçları, üzüm baÄŸları, baskın halleri ile etrafına hükümranlığını her fırsatta hissettiren incir aÄŸaçları, evlerin güneye bakan balkonlarında çaylarını yudumlayan vadinin sevimli insanları hallerinden pek memnundu.

                   Sabahları kuÅŸ sesleri ile uyanan vadi güneÅŸin ardından gün boyu bir yanda Çoruh’un deli dolu akışı ile sarsılır bir yanda ÅŸu kuzey rüzgarlarının gün dinmek bilmeyen uÄŸultuları ile ÅŸaÅŸkına döner gün bitimindeki yorgunluÄŸunu yamaçlarındaki özlü meÅŸe aÄŸaçlarına uzanarak atmaya çalışırdı. ValiliÄŸin hemen civarından baÅŸlayan çılgın yeÅŸillik adım adım ÅŸehri istila etmesi ile iÅŸtahlanıyor bir yanda göÄŸün parlak mavisi ile kendi yeÅŸilinin karışımını yeni bir renk oluÅŸumunun tirÅŸeliÄŸini o küçük esintilerde taşıyıp ÅŸehrin üzerine yayıyordu. 

                   Kentin valisi pek çok zaman balkona çıkıp açık havada kahvesini içiyor, bakmakla keyif aldığı vadinin yamaçlarına her baktığında kutlu bir sevinçle sarsılıyordu. Gözlerini genyanın sırtlarından alamıyor kuytu yerlerinde Haziran sonlarına kadar kar yığınlarını koruyan yamaçlara imrenerek bakıyordu.               Vali deri kaplı koltuÄŸuna oturdu, bacak bacak üstüne attı. Önündeki ceviz tahtalı küçük, yuvarlak klasik çalışma masasını önüne doÄŸru çekti. Masanın üzerinden mavi kaplı bir dosya aldı, arkasına yaslandı uzun uzun inceledi. Masasının ucundaki telefonuna uzandı önündeki numaralara bakarak çevirdi. Telefon görüÅŸmesi uzun sürdü. GörüÅŸmesi bitince “Hay hay efendim emriniz olur” sözlerini tekrarlayarak telefonu kapatıyordu. Yeniden mavi kaplı dosyayı eline aldı bu kez sayfalarını geliÅŸigüzel çevirdi. Yüzünde aÅŸikârı bir hoÅŸnutsuzluk oluÅŸtu. Keyfi kaçmış gibiydi. Ayağının altındaki zile dokundu. Az sonrada baÅŸ hademe kapıda belirdi. BaÅŸ hademe eÄŸilerek referansını gösterdi ve oldukça saygılı sesini öne çıkararak konuÅŸtu.

                   -Buyurun Sayın Valim, dedi.

                   Vali bir süre sessiz kaldı. BaÅŸ hademeye bakarak belli etmeden gülümsedi. Yüzünü karşı yamaçlara çevirdi. AyaÄŸa kalktı balkon demirlerine doÄŸru bir iki adım attı.

                   -Özel kalem müdürü gelsin, diye kısa ve net konuÅŸtu. BaÅŸ hademe kapıyı kapatarak çıktı. “Kader diye bir yazgıya gel de inanma. Åžu bizim Ramiz Efendi odacılıkla baÅŸladı memur oldu ÅŸimdi de özel kalem müdürüm oldu. Ve mavi dosyanın icrası için ondan çok ÅŸey bekliyorum. Åžu Allahın iÅŸine bak! Umarım Ramiz müdür bana yardımcı olur” Aklı mavi dosyada kalan vali bunları düÅŸünüyordu. Az sonrada Ramiz Efendi kapıda belirdi. Veli tekrar koltuÄŸuna oturdu bir eliyle de Ramiz Efendiye yer gösterdi.

                   -Lütfen oturun Ramiz Bey sizinle önemli bir konuyu görüÅŸmek istiyorum! Ramiz Efendinin derinden gururu okÅŸandı, kabardı ama belli etmeden sade bir oturuÅŸ yaptı. Bacaklarını topladı. Vali yeniden zile bastı iki çay istedi. Sıkıntılıydı çayın gelmesini bekledi yeniden ayaÄŸa kalktı. Ellerini balkon demirine dayadı yoldan geçen insanlara baktı. Sırtlarında yük taşıyan birkaç hamal gördü. Sırtında un çuvalları olan bir katır, çocuÄŸunun elinden tutmuÅŸ bir anne ve birlikte yürüyen bir kaç adam vardı. Yolun bir kıyısında bir kaç çocuk el ele oyunlar oynuyor ÅŸarkılar söylüyordu. Vali yeniden yerine oturdu, çayını yudumlarken hala tek laf etmemiÅŸti. Ramiz Efendi kuÅŸkuya düÅŸtü. Valinin sessizliÄŸini beÄŸenmemiÅŸti. Aklından pek çok ÅŸey geçirdi ama kafasında valinin durumuna uygun bir fikir oluÅŸmadı. Sesini çıkarmadan bekliyor bir yandan belli etmeden valiyi süzüyordu.

                   Sonunda vali mavi dosyayı eline alarak konuÅŸtu.

                   -Åžu dosya uykularımı kaçırmaya baÅŸladı Ramiz Bey. Milli eÄŸitim bakanlığı önümüzdeki eÄŸitim sezonuna üç ilçemizde de okulların yetiÅŸtirilmesi talimatını veriyor. Bir kaç müteahhitle görüÅŸtüm ama pek yanaÅŸmıyorlar. ÖdeneÄŸimiz kısıtlı, sorunlarımız çok, yolumuz düzgün deÄŸil. Neredeyse bütün malzeme katır sırtında çekilecek. Üstelik çimento için günler öncesinden parasını yatırıp sıra alacaksınız. Senin anlayacağın sıkıntılı bir sürecin içindeyiz. Bir umudum var belki diyorum… Hademe Ramiz cin gibiydi, bir nefeste valinin sözünü kesti.

                   -Ne demek istediÄŸinizi ben anladım sayın valim. Bence endiÅŸe duymayınız bu akÅŸam kayınpederimle görüÅŸür ikna ederim. Sabah makamınıza hayırlı haberi iletmek için gelirim.

                   -Cevdet Bey ikna olur mu dersiniz?

                   -EndiÅŸe buyurmayınız efendim! Vali ÅŸaÅŸkın gözlerle Ramiz Efendiye baktı. “Sırlı birisi bu, üzerinde tılsımı var” diye düÅŸündü. Sabahtan beri asık olan yüzü gülümsemeye baÅŸladı.

                   -Umarım dediÄŸiniz gibi olur Ramiz Bey zira Cevdet Bey bizim son umudumuz. Olumsuzluk halin de imece dâhil baÅŸka seçeneklere bakmam gerekiyor. Ramiz Efendi koltuÄŸa daha rahat oturdu. Kendinden emin gözüküyor bakışları ile güven veriyordu. Bir süre bekledi sonra sakin sesi ile konuÅŸtu.

                   -Merkeze yakın yerlerdeki en iyi ihaleleri Cevdet Bey aldı, ÅŸimdi fedakârlık zamanı bunu kendileri de biliyor. Yok demesi kendi itibarını bitirir. Hatta yarın sabah kayınpederim ile birlikte geliriz böylesi daha iyi olur sanırım.

                   -Hakkında yanılmadığım için bundan mutluluk duyuyorum Ramiz Bey, benim saÄŸ kolum gibi çalışıyorsun. Åžu okul iÅŸini bitirelim hayırlısı ile baÅŸarılı bir takdirname ile ödüllendirileceÄŸinizi bilmenizi isterim.

                   -Hak ediyorsam onur duyarım valim.

                                                                                                                                                                                                                                                           Sevgi ile kalın.

 

 

 


Bu makale 233 kez okundu.

Yazarın Diğer Yazıları
Serhad Artvin Gazetesi © 2012 Tüm Hakları Saklıdır.
İnönü Caddesi. Karahan İşhanı No:16/A - ARTVİN -- Tel :0(466) 212 11 29 - Faks: 0(466) 212 38 84 - E-Posta: osengun{at}hotmail.com