Her Yıl Geleneksel Olarak Düzenlenen “Valiler Buluşması” Ankara’da Başladı

2013-02-04 08:29:22

31 Ocak - 2 Şubat tarihleri arasında 81 İl Valilerinin katılımı ile düzenlenen “Valiler Buluşması” Ankara JW Mariott Otel’de başladı. Buluşmaya Artvin Valisi Necmettin Kalkan da katıldı.

Gölbaşı’nda bulunan Vilayetler Evi’nde gerçekleştirilen buluşmanın açılış törenine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve İçişleri Bakanı Muammer Güler de katıldı.
 
İçişleri Bakanı Muammer Güler, Valiler Buluşması Açılış Töreni´ndeki konuşmasında, 3 gün sürecek toplantı boyunca gerek İçişleri Bakanlığı, gerekse diğer bakanlıklarla ilgili gündemdeki konuları tartışıp, fikir alışverişinde bulunacaklarını söyledi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan´ın 2003´ten beri Valiler Toplantısı´na katılarak İçişleri Bakanlığı ile valilere hedefler koyduğunu dile getiren İçişleri Bakanı Muammer Güler, bunun mülki idare mesleğine verilen önemi de gösterdiğini belirtti.
Toplantı vesilesiyle bakanlar ile valilerin bir araya gelip illerde gerçekleştirilecek hizmetleri görüşme imkanı bulacaklarını kaydeden İçişleri Bakanı Muammer Güler, ´Bugün ve yarınki oturumlarda 9 bakanımız kendi bakanlıklarıyla ilgili konuları valilerimizle değerlendirme fırsatı bulacaklar´ dedi.
İçişleri Bakanı Muammer Güler, toplantıda bakanlığın hedeflerini, beklentileri, iş yapma ve problem çözme konusundaki yaklaşımları valilerle paylaşma imkanı bulacaklarını, zaman sınırı olmaksızın tüm valileri dinleyeceklerini, toplantının son gününde ise başta güvenlik konuları olmak üzere KÖYDES, BELDES, duble yol, terör zararlarının karşılanması, köye dönüş, iç göç, sosyal yardım ve destek faaliyetleri konularında valilerle görüşmeler yapacaklarını bildirdi.
Bakanlık olarak en önemli görevlerinin ülkede huzuru, güvenliği ve asayişi sağlayarak vatandaşın kendisini huzur ve güven içinde hissetmesini temin etmek olduğunu ifade eden İçişleri Bakanı Muammer Güler, şunları söyledi:
´Uzun yıllardır devletimizin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğüne, anayasal düzenine kasteden iç ve dış destekli terör örgütleriyle mücadele ediyoruz. Devletin, hükümetin ildeki temsilcileri olarak devletimizin bekasını, milli birlik ve beraberliğimizi ülkemizin bölünmez bütünlüğünü en büyük öncelik olarak görüyoruz.
Terörle mücadelemiz bundan sonra da aynı azim ve kararlılıkla çok boyutlu ve kapsamlı olarak devam edecektir. Terörle mücadelenin güvenlik boyutunun yanında ekonomik, sosyal ve kültürel boyutlarının da dikkate alınması gerektiğine inanıyoruz.
Demokrasimizi güçlendiren, temel hak ve özgürlükleri genişleten, terörün beslendiği kaynakları kurutan, milli birlik ve kardeşliğimizi pekiştiren proje ve çalışmalara önem ve öncelik vereceğiz.´
Valilere seslenen İçişleri Bakanı Muammer Güler, hükümet olarak sosyal devlet olmanın gereği olan kimsesizlerin kimsesi olmayı sosyal hizmet anlayışının temel prensibi olarak kabul ettiklerini belirtti. 
Vatandaşların ihtiyaçlarını zamanında ve onları rahatsız etmeden gidermek ve yardımların dağıtılmasında adaletli olmanın büyük önem taşıdığını belirten İçişleri Bakanı Muammer Güler, şehit aileleri ve gazilerin her türlü sorunlarıyla yakından ilgilenilmesini istedi. Güler, ´Valilerimizin illerindeki şehit aileleri ve gazilerle yakından ilgilenmelerini, onları her fırsatta ziyaret etmelerini, yalnız olmadıklarını ve devletin her zaman yanlarında olduğunu hissettirmelerini istiyoruz´ diye konuştu.
´Vatandaşlarımız doğumundan ölümüne kadar ihtiyaç olduğunda devletin şefkatli ve merhametli elinin kendilerine uzanacağını bilmeli bu güven ve iç huzuruyla yaşamlarını sürdürmeliler´ diyen İçişleri Bakanı Muammer Güler, valilerin vatandaşlara bu güveni vermesi gerektiğini söyledi.
İçişleri Bakanı Muammer Güler, vatandaşların sorunlarına adil, tarafsız ve insancıl yöntemlerle çözüm bulunmasını istediği valilerden devletin ve hükümetin temsilcisi sıfatıyla halk ile devleti kucaklaştırmalarını istedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İçişleri Bakanlığı Valiler Buluşması Açılış Töreni´ndeki yaptığı konuşmada, 2013 yılının ülke ve millet için çok büyük umutlarla başladığını söyledi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, rekabetin zorlaştığı, hassas dengede ilerlediği günümüzde hiçbir valinin sadece idareci, devletin temsilcisi olarak kalmayacağını, her bir valinin birer turizm elçisi, eğitim gönüllüsü, fahri yatırım üyesi olarak çalışması gerektiğini söyledi.
Uluslararası bir yatırımcının Türkiye´ye geldiği zaman valilerin ´benim ilimde ne yapar yapar da ben buna yatırım yaptırırım´ diye düşünmesi gerektiğini, illerini en iyi şekilde tanınması, yatırımcıya ev sahipliği yapması gerektiğini anlatan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, şöyle konuştu:
´Benim valim günlük bürokratik işlemlerin, teferruatın içinde kaybolup gitmeyecek, bunları asgariye indirecek ve şehre vizyon katmak, bir yerden alıp daha yüksek yere ulaştırmak için her alanda öncü ve rehber olacaktır. Türkiye´yi ancak bu şekilde daha fazla büyütebilir, ancak bu şekilde iddialı ülke konumuna yükseltebiliriz. Benim siz valilerimizden en önemli isteğim ne biliyor musunuz? Sıradancılığı bırakacağız, protokol valiliği yapmayacağız. Biz, tam manasıyla halktan biri gibi olacağız ve halk bizi gördüğü zaman kendini bulacak. Gittiğim her şehirde o şehirdeki üniversitelerimizle ilgili arzularımı, hayallerimi açıklıkla ifade ediyorum. Mesela Mardin, istiyorum ki Mardin tüm dünyada mimarinin bilimsel merkezi olsun, mesela Şanlıurfa tüm dünyada tarımın, bilim merkezi olsun, mesela Antalya ´turizm kavramı´ denildiğinde buradaki üniversiteler akla gelsin, mesela Bursa ´sağlık, tıp, termal´ denildiğinde Bursa´daki üniversiteler otorite olsun, mesela Kars ´hayvancılık´ denildiğinde önce buradaki üniversitemiz hatırlansın. Üniversitelerimle ilgili bu arzu, hayali, her bir şehrimizde, turizmde, yatırımda, üretimde, ihracatta görmek istiyoruz.
Çok sık tekrarladığım sözü burada da tekrarlayacağım; ´İnanan insan, çalışan insan, azmeden insan tekeden bile süt çıkartır´. Bütün mesele burada. Bize olmazları anlatan insanlar çok olacaktır, ´bu başarılamaz, bu yapılamaz, bu olmaz´ diyenler çok olacaktır. Biz, bir tane olur görebiliyorsak inanın bu yeter, bunun arkasına düşüp bütün olmazları olur yapabiliriz, bu güce, iradeye sahibiz. Atalarımızın güzel bir ifadesi var ´olmaz olmaz deme olmaz olmaz´ bunu yakalayacağız.´
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bir şehrin valisinin en başta şehrine vizyon verebilmesi, hedef gösterebilmesi gerektiğini vurgulayarak, ´Bu okuma yazma bilmiyor deme, o bir geleneğin temsilcisidir. Okuma yazma bilmese bile, ondan dahi alınacak çok şeyler var. Valiler şehre gerçekleşmesi mümkün bir hayal sunabilmelidir, olur ya da olmaz, siz görürsünüz ya da göremezseniz. Çünkü biz, sadece hayatımızın devam ettiği süreci değil, hayatımızın bittiği noktadan sonra gelecek kuşakların kucaklayacağı, onların devam edeceği bir sürecin tohumlarını ekmemiz lazım, bunu başarmamız lazım´ diye konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ´81 vilayeti siz ayağa kaldıracaksınız, yan gelip yatmak yok, protokol valiliği yok. Çok koşacağız´ dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, iktidarlarının geçmişten devraldığı önemli makro sorunlardan bir tanesi terör olduğunu belirterek, başta Doğu ve Güneydoğu Anadolu illeri olmak üzere 81 vilayette, 76 milyon vatandaşın terör karşısında bedel ödediğini söyledi.
 
Terörle mücadelede sınırda, kırsalda, denizde, şehir içinde her yerde verilen mücadelenin koordine olmasının başarıyı tetikleyeceğine işaret eden ve devletin sıcaklığını, şefkatini, değişen yüzünü anlatmakta valilere çok büyük görev düştüğünü vurgulayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yapılan ve yapılacak hizmetlerle terörün bahane olarak kullandığı, istismar alanlarını tek tek ortadan kaldırmak ve bu süreci devam ettirmek gerektiğini söyledi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ´Yoksulluğun da göçün de mahrumiyetin de eğitimsizliğin de artık devletin ihmalinden değil terörün şiddetinden kaynaklandığını tek tek her bir vatandaşımız bilmeli ve anlamalı´ dedi.
Yoksullukla mücadelede valilere devredilen, gönderilen imkanların en ücra mezralara kadar ulaştırılması gerektiğini ifade eden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ´Acaba şu gazeteler ne yazmış, ne yazar demeyin, gazetelerle amel etmeyin. Siz halkımızla yatın, halkımızla kalkın. Onların yazdıkları, çizdikleri ekranlarda gösterdikleri... Her zaman söylüyorum, abdestinden şüphesi olmayanın namazından şüphesi olmaz´ diye konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, şöyle devam etti:´Biz yaptık mı bunu kardeşim yaptık, eksiğimiz olabilir, hatamız da olabilir, insanız. Olmaz diye bir şey yok ama şunu da bilecek ben vali olarak filanca mezraya kadar gittim, orada sobası olmayan, kömürü olmayan vatandaşıma sobasını da kömürünü de ulaştırdım, erzakı yoktu erzak ulaştırdım, giyeceği yoktu giyecek ulaştırdım. Bazen bakarsınız, bir televizyon ekranında ´ayakkabısı olmayan çocuklar´ diye onlar hemen gösterirler. Sanki bütün Türkiye´de çocuklar ayakkabısız dolaşıyor. Eline, diline dursun.
Bugün Türkiye´de devlet de sağ olsun STK´larımız da el ele bunun birçok mücadelesini veriyor. Bütün valilerimiz inanıyorum ki birçok yerlerde elbise dağıtımından tutunuz gıdasına varıncaya kadar bir şeyler yapılıyor. Eksiklikler de olabilir ama o onu seçiyor, o seçtiğini zumlamaya başlıyor. Bu bir motivasyon kırılmasıdır, moralde bir eksilmenin habercisidir. Bu ülke sadece bu devleti yönetenlerin değil, bütün medyanın da STK´ların da sorumluğu var. Burada valimizle, kaymakamımızla, belediye başkanlarımızla el ele vermek suretiyle ülkemizi ayağa kaldıracağız, onun için de bu moral değerlere çok büyük önem vermemiz gerekiyor.´
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, terör meselesinin çözümü için girilen süreçte valilerin de büyük sorumluluk taşıdığını ifade ederek, vatandaşların çözüm sürecinde atılan adımlara, yapılanlara büyük bir umutla baktığını ve teşvik ettiğini söyledi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ´Milletimizde oluşan bu umudu her imkanla, her fırsatla çoğalmak durumundayız. Milletimizle daha da yakınlaşmak daha fazla iç içe olmak, iklimin değiştiğini, Türkiye´nin eski Türkiye olmadığını ve artık olmayacağını vatandaşımıza hissettirmek durumundayız. Bulunduğu ilde devletin yumruğunu temsil eden vali profili artık geride kalmıştır. Bunu sizler hissettiriyorsunuz ve hissettireceksiniz´ dedi.
Valilerin bulundukları ilde devletin gülen, şefkatli, kucaklayan yüzünü temsil edeceklerini belirten Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
´Ben gittim valilik kapısından beni içeri sokmadılar´. Diyeceksiniz ki ´böyle bir şey yok´. Vatandaş valisine ulaşamıyor. Ulaşması lazım, bana da ulaşması lazım. Biz belli ara istasyonlar koymamıza, kullanmamıza rağmen o istasyon bile aldığı sorunu bana ulaştırmıyor. Halbuki bana ulaştırması lazım, bana özetlemesi lazım ama yapmıyor. Şimdi biz, bu iletişimi nasıl kuracağız. Şimdi diyelim ki bir başbakan olarak benim elim ayağım o ilde sizsiniz. Sizin de eliniz ayağının ilçede kaymakam. Oradaki sorunlar size ulaşmalı. Siz aşamadığınız sorunları da bize ulaştırmalısınız. Bakanlarımız var, ilgili bakanlıklarla veya direkt benle. Benim için 24 saat mesaidir, 24 saat beri arayabilirsiniz ama bende 24 saat içerisinde sizi arayabilirim. Hatta hatta kaymakamı da ararım, aradığım kaymakamlar vardır, onlar bilirler. Valilerim de vardır, onlar da bilirler. Biz zaten bu ilişkiyi kurduğumuz sürece başarı vardır. Eğer iş işten geçtikten sonra birbirimize ulaşıyorsak bu ülkede bir şey olmaz. 24 saat biz mesaideyiz. Bizim için tatil matil diye bir şey söz konusu değil. Biz tatilde bile mesaideyiz. Onun için başta şahsım olmak üzere bakan arkadaşlarım, valilerim, kaymakamlarımız, belediye başkanlarımız bu süreci böyle tanımlamalı, böyle anlamalı. Ben sizlere inanıyorum, sizlere güveniyorum, sizlerin gayretleriniz, mücadeleniz sayesinde Türkiye´nin çok daha hızlı kalkınacağına, daha hızlı büyüyeceğine, hedef ve iddialarına daha çabuk ulaşacağına gönülden inanıyorum.´
“Valilerimiz, Devletin Vatandaşa Uzanan Şefkat Elidir”
Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül, “Valiler Buluşması” için Ankara’da bulunan 81 ilin valileri ile Çankaya Köşkü’nde öğle yemeğinde bir araya geldi. Yemekte yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı Gül, “Görevlerinizi büyük bir özveriyle yürüttüğünüzden, mesai mefhumu gözetmeksizin gece-gündüz bu milletin hizmetinde koşturduğunuzdan eminiz. Görev yaptığınız illerin yönetiminde göstereceğiniz liderlik vasıflarınız, büyük önem arz etmektedir” dedi.  Cumhurbaşkanı Gül, yemekte yaptığı ve valilerimizle bir arada bulunmaktan duyduğu büyük memnuniyeti dile getirerek başladığı konuşmasında, birçok ilimizde valilik yapan ve yeni görevine başlayan İçişleri Bakanı Muammer Güler’e de başarılar diledi. 
 “Valiler, Kamu Yönetiminin Taşradaki İtici Gücü Ve Lokomotifidir”
Valilerin, devletimizin ve hükümetlerin belirlediği politikaların uygulanmasını, kamu hizmetlerinin etkin ve verimli bir biçimde sunulmasını sağlayan; ilin ekonomik ve sosyal kalkınmasını planlayan; kamu yönetiminin taşradaki itici gücü ve lokomotifi konumunda olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Gül, “Devletin idari fonksiyonlarının en iyi şekilde yerine getirilmesini temin eden, bunu yaparken de toplumda huzur, güven ve adalet duygusunu yerleştiren ve halkla bütünleşebilen siz valilerimiz, devletin vatandaşa uzanan şefkat elidir” dedi. 
“Devletin Temel Amacı Halka Hizmettir”
Devletin temel amacının halka hizmet olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Gül, kamu hizmetlerinin halka yüksek standartlarda ve eşit bir şekilde sunulması ve tüm hizmetlerin erişilebilir olmasının, devlete duyulan güveni de artıracağına işaret etti. Cumhurbaşkanı Gül, devletin ve hükümetin temsilcisi olarak valilerin bu süreçteki öncülüğü ve yönlendirmesinin her zamankinden daha da fazla önem taşıdığını belirtti. Cumhurbaşkanı Gül, valilerin, vatandaşlarımız için bir hizmet köprüsü, ilk müracaat ettiği devlet kapısı olduğuna dikkat çekerek, valilere şöyle seslendi: “Sizlerin kapınızı herkese açık tutmanız, devlet-millet kaynaşmasının önemli bir ayağını oluşturmaktadır.” 
“Vatandaş Odaklı Hizmet Anlayışının Öncüleri Valilerdir”
Kamu hizmetlerinin sunulmasında “vatandaş odaklı hizmet anlayışı”nın öncülerinin valiler olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Gül, devletin kurum ve kuruluşlarının hantallıktan kurtarılması, verimliliğin artırılması, Türk kamu yönetiminde açıklık, şeffaflık ve hesap verilebilirlik ilkelerinin yerleştirilmesi noktasında da valilere önemli görevler düştüğünü ifade etti. Cumhurbaşkanı Gül, “Bütün bu görevlerinizi büyük bir özveriyle yürüttüğünüzden, mesai mefhumu gözetmeksizin, gece-gündüz bu milletin hizmetinde koşturduğunuzdan eminiz. Sizlerin görev yaptığınız illerin yönetiminde göstereceğiniz liderlik vasıflarınız büyük önem arz etmektedir” dedi. 
“Bir İldeki Gelişimin Lideri Ve Koordinatörü Sizlersiniz”
Valilerimizin, illerindeki yatırım potansiyeli ve imkânları tespit ederek bu imkânların hem ulusal hem de uluslararası ölçekte tanıtılması ve yatırımcıların buralara çekilmesi konularında daha güzel çalışmalar yapacağına olan inancını dile getiren Cumhurbaşkanı Gül, “Bir ilde başarı sağlamanın en önemli şartlarından biri de, o ildeki kamu kurum ve kuruluşlarının, yöneticilerin, müteşebbislerin ve halkın iş birliği, uyum ve dayanışma içinde çalışmasıdır. Hangi ilde vali bu dayanışmayı sağlamışsa, o ilde önemli işlerin yapıldığına, o ilin büyük bir atılım gerçekleştirdiğine şahit oluyoruz. Aslında sizin çok yakın iş birliği içinde olacağınız kişi sayısı da çok fazla değil. İlinizdeki belediye başkanları, müdürleriniz, askeri erkan, ticaret ve sanayi odalarının temsilcileri, rektörler, hâkim ve savcılar. Bütün bunlar arasındaki iyi bir uyum, o ili harekete geçirecektir. Her toplantıda bunun altını özellikle çiziyorum. Eğer bir ilde böyle bir uyum sağlanamazsa o zaman o il kısır döngü içerisine girer. Bunun lideri ve koordinatörü sizlersiniz” dedi. 
“Bütün İllerimiz Memnuniyet Verici Bir Gelişme İçerisinde”
Türkiye’nin büyüyüp, gelişip, kalkındığını belirten Cumhurbaşkanı Gül, il ziyaretlerinde bunu yakından gördüğünü ifade ederek, “Hakikaten bütün illerimiz memnuniyet verici bir gelişme içerisinde. Diğer taraftan illerimizde elde edilen başarılar hiçbir zaman yeterli görülmemelidir. Çünkü geçmiş yılların da çok büyük eksiklikleri, noksanlıkları vardır. Bu nedenle, bir taraftan gelişmenin istikrar içinde devam etmesini, diğer taraftan da altyapıdan hizmet sektörüne her alanda daha yüksek standartlara ulaşılmasını temel hedef olarak ortaya koymalısınız. Bunun altını çizmek istiyorum; işleri hemen yapıp bitirmek güzel ama yapılan işlerin yüksek standartlarda yapılması da çok önceliklidir. Bazen vasat, bizim için ölçü oluyor. Vasat bizim için ölçü olmamalı, bu gerek hizmet sektöründe olsun gerek diğer kamu hizmetleriyle ilgili bütün alanlarda olsun. Standartları artık yükseltmemiz gerekir. Türkiye artık gelişmiş, kalkınmış demokratik ülkelerin kriterlerini yakalamak durumundadır” dedi. 
“Yeni Kamu Yönetimi Anlayışı İçin Zihinsel Dönüşüm De Gerekli”
Bu anlayışı valiliklerdeki birimlerden kamu-özel sektör kuruluşlarına, üniversitelere ve sivil toplum örgütlerine kadar her yerde hakim kılmak gerektiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Gül sözlerini şöyle sürdürdü: “Valilerimizin öncülüğü ve yönlendirmesi ile sağlanacak böyle bir iş birliği ve dayanışma, bir yandan ilde bir sinerji oluşturarak başarıyı artıracak, öte yandan kurumların ve yöneticilerin enerjilerini boşa harcamalarına da mani olacaktır.” Değişimin, gelişimin ve rekabetin her geçen gün arttığı küreselleşen dünyada, bütün alanlarda olduğu gibi kamu yönetimi alanında da önemli değişimler yaşandığına ve reformlar yapıldığına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Gül, yeni kamu yönetimi anlayışı olarak özetlenen bu süreçte, kamu hizmetlerinin etkin ve verimli olarak sunulması için bir dizi kurumsal ve yapısal reformların yanında, zihinsel değişimin de gerekli olduğunu vurguladı. 
“Türk İdarecileri Olarak Sizler Birer Toplum Lideri Olmalısınız”
Valilere, “Türk idarecileri olarak sizler, değişen dünya koşullarına paralel olarak kendinizi yenilemeli, sahip olduğunuz vizyon itibarıyla ufku geniş, geleceği görebilen, dünyadaki gelişmeleri izleyip, ilinde, bölgesinde ve Anadolu’nun her köşesinde uygulayabilen birer toplum lideri olmalısınız” diyen Cumhurbaşkanı Gül, bugünkü modern kamu yönetimi anlayışının inisiyatif almayı öngördüğünü, valilerin inisiyatif alarak, yerel imkanları harekete geçirerek, çoğu zaman da sorunları Ankara’ya taşımadan birçok iş ve hizmeti yerine getirdiklerini belirtti. 
Cumhurbaşkanı Gül, bir devletin en önemli varlık nedeninin, vatandaşlarının huzur ve güvenliğini sağlamak, bunun da ötesinde, insanların ülkenin her köşesinde, korkudan uzak ve yarınlarından emin bir şekilde yaşamalarını temin etmenin modern devletin görevlerinden olduğunu kaydederek, bu süreçte özellikle güvenlik açısından sıkıntılı olan illerimizde bu hizmetlerin tüm güvenlik birimlerinin koordinasyonuyla yürütülmesinin önemine değindi. 
“Hep Üzerinde Durduğumuz Güvenlik-Özgürlük Dengesini Sürekli Gözetmeliyiz”
Cumhurbaşkanı Gül, konuşmasında valilere, “Görev yerlerinizde emniyet ve asayişin, huzur ve güvenliğin en iyi şekilde sağlanması her zaman önceliğiniz olmalıdır. Devletin yöneticileri olarak, güvenlik tedbirlerini alırken elbette vatandaşların hak ve özgürlüklerini de dikkate alacaksınız. Bu anlamda, güvenlik tedbirlerinin bireysel hak ve özgürlükleri kısıtlamaması, bireysel hak ve özgürlüklerin ise güvenlik alanında zaaflara yol açmaması temel ölçümüz olmalıdır. Hep üzerinde durduğumuz güvenlik-özgürlük dengesini sürekli gözetmek; özgürlük ve güvenliği birbirine feda etmemek için hepimize düşen görevler vardır. Güvenliği sağlarken hak ve özgürlüklerin kullanılmasını engelleyici tavır içinde olmamalıyız” dedi. 
Devletimizin, “sosyal devlet” olmanın bir gereği olarak “kimsesizlerin kimsesi” olmayı, sosyal hizmet anlayışının temel prensibi olarak kabul ettiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Gül, vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını zamanında, onları rahatsız etmeden giderebilmenin ve yardımların dağıtılmasında adaletli olabilmenin önemine değindi. 
Cumhurbaşkanı Gül, konuşmasında, sosyal yardımlaşma ve dayanışma hizmetlerinin mülki idare amirleri tarafından hassasiyetle yürütülmesi gereken, maddi ve manevi mesuliyeti olan önemli bir görev olduğunu hatırlattı. 
“Başta Eğitim Olmak Her Türlü Yatırımı Teşvik Ediniz”
Başta eğitim, sağlık, kırsal kalkınma, kültür ve turizm olmak üzere bütün alanlarda yürütülen önemli proje ve faaliyetlerin başarısının, yöneticilerin bunları titizlikle takip etmelerine bağlı olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Gül, “Vilayetlerinizde hayırseverlerce yaptırılan, başta eğitim ve sağlık alanında olmak üzere, her türlü yatırımı teşvik ediniz, önayak olunuz. Özellikle eğitim alanında yürütülen projelere, bütün imkânlarınızı seferber ederek destek veriniz. Bunları yapanları takdir ediniz ve onları yapanların bu fedakârlıklarını takdir ettiğinizi de gösteriniz” dedi. 
“Şehitlerimizin Ailelerine Ve Gazilerimize Her Zaman Sahip Çıkın”
Valilerden, şehitlerimizin aileleri ve gazilerimize çok daha fazla önem vermeleri ve onlara sahip çıkmalarını isteyen Cumhurbaşkanı Gül, “Onlar hepimize bırakılmış birer emanettir. Onlara sahip çıkmak, her türlü ihtiyacını hiç kimseye fırsat vermeden, bunu da altını özellikle çizmek istiyorum. Hemen onların ihtiyaçlarını yerine getirmek, bunu titizlikle takip etmek sizin en öncelikli konularınızdan birisi olsun. Aslında siz gereğini yapıyorsunuz biliyorum. Ama bazı noksanlıkları görüyorum ve bunlar bazı şehit ailelerimizi ve gazilerimizi incitiyor. Bunları valiler olarak söylemiyorum. Ama diğer bazı yerlerde bunlar oluyor. O bakımdan bu konuya özellikle hassasiyet göstermenizi istiyorum” dedi. 
“Sizlerin Başarısı, Aynı Zamanda Devletin De Başarısıdır”
Valilerden merhametli, adil ve tarafsız olmaya büyük özen göstermelerini isteyen Cumhurbaşkanı Gül, sözlerini şöyle tamamladı: “Unutmayınız ki; sizlerin başarısı, aynı zamanda devletin de başarısı olacaktır. Vefakâr milletimiz, kendisine hizmet edenleri asla unutmaz.  Bu toplantı vesilesiyle, hayatlarını ülke hizmetine adamış bütün emekli meslektaşlarınızı da saygı ile selamlıyor, ebediyete intikal etmiş olanları rahmetle anıyorum. Bu duygu ve düşüncelerle, devletimizi taşrada temsili sırasında sizlere en büyük desteği veren değerli eşlerinize de selam gönderiyor, takdirlerimi ifade ediyor, başarılarınızın artarak devamını diliyorum.” 

Serhad Artvin Gazetesi © 2012 Tüm Hakları Saklıdır.
İnönü Caddesi. Karahan İşhanı No:16/A - ARTVİN -- Tel :0(466) 212 11 29 - Faks: 0(466) 212 38 84 - E-Posta: osengun{at}hotmail.com