Yavrularımızın Çığlıkları Ortaçağ’ın Habercisidir!

Son günlerin en önemli gündem maddesi haline gelen, toplumun kanayan yarası taciz, tecavüz, istismarın boyutları artık dayanılmaz bir hal aldı. Ülkemizin, doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine, çocuklara karşı hazin bir saldırı söz konusu. Bu da toplumda büyük infial yaratmış durumda. Bir çok SK-TK bu konuda çok sert açıklamalarla yetkilileri ve toplumu hassas olmaya davet ediyor.

Atatürkçü Düşünce Derneği Şube Başkanı Ayla Varan genel merkez tarafından yapılan ortak basın açıklamasında şunları söyledi:

“Çocuklarımızın çığlıklarına yetişemedik. Bari, yeni kurbanlar vermeyelim. Katilleri Hadım mı edelim?, İdam mı edelim? Tartışması içinde boğulanlara söyleyecek sözümüz var:

“Atatürkçü Düşünce” şehirleri betonla değil, çağdaş, aydınlık güler yüzlü çocuklarla, gençlerle doldurmayı görev bilir.

Yaşananlar çağdaş toplumu, Ortaçağ’a dönüştürmek isteyen zihniyetin, topluma dayattığı ayrıştırıcı, ilkel düşüncelerin ürünüdür.

Küçük bir çocuğa, hatta eşeğe, kediye, köpeğe tecavüz edecek kadar insanlıkla bağı kalmamış, sayıları her gün artan bu canileri, çıkartılacak ağır hükümler içeren yasalarla durduramazsınız.

Onları, devletin sevgiyle açtığı kucağında, akıl ve bilimle eğitir yetiştirirseniz, “insan” yaparsanız, bu sorunları da yaşamazsınız.

Sorun: Cumhuriyetin tüm çağdaş, demokratik ilke ve değerlerinden uzaklaşıp, devleti ve toplumu Ortaçağ’a sürükleyenlerin kendi siyasi hırs ve çıkarlarından kaynaklanmaktadır.

Çözümü de; önce “devlet aklının” aydınlığı görmesi, demokrasiyi içselleştirmesi, Cumhuriyetin bilinçli bir şekilde unutturulmaya çalışılan çağdaş, aydınlık değerlerini, kazanımlarını önceden olduğu gibi, yeniden ve acilen hayata geçirip, ülkemizi, “birlikte, kardeşçe, mutlu yaşayan insanlar ülkesi” haline getirmektedir. Yaşadıklarımızdan dersler çıkartamazsak daha çok yavrumuzun çığlığını duymaya devam edeceğiz.  Uyarıyoruz.”