Şavşat’ta 28 Köy Bir Araya Geldi HES’lere Hayır Dedi

28 Köyden Onlarca Yurttaş Danıştay Kararını HES Firmasına (Omega Şirketi) Elden Verdi.

Şavşat İlçesi’nde Arpalı Deresi üzerinde kurulması planlanan Susuz Regülatörü ve Hidroelektrik Santrali projesi için zaman aşımını gerekçe göstererek dava başvurusunu reddeden Rize İdare Mahkemesi´nin kararını,  Danıştay 14´üncü Dairesi bozdu.

Şavşat´ın Arpalı Deresi üzerinde Omega Enerji şirketi tarafından yapımı planlanan 7.32 megavat kurulu gücündeki Susuz Regülatörü ve HES projesi için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı,  2011 yılı Ağustos ayında ´ÇED Olumlu raporu´ verdi.  Bölgede yapımı planlanan HES’in önünü açan bu kararın 28 köyü susuz bırakacağını öne süren 74 köylü, Rize İdare Mahkemesi´nde ´yürütmeyi durdurma ve iptal´ davası açtı.  Davanın açılmasının ardından ´ÇED Raporu´ için ´yürütmeyi durdurma´ kararı veren Mahkeme, dava konusu uyuşmazlığın özelliği, çevreye etkileri ve projenin kapsamı dikkate alındığında ileride telafisi güç zararlar doğurabilecek nitelikte olmasına vurgu yaptı. Bilirkişi incelemesi yapılmasına karar veren mahkeme, bilirkişi incelemesi ve hazırlanan rapora karşın daha sonra davanın zamanında açılmadığına hükmettiği davayı reddetti.  Köylüler bunun üzerine Danıştay´a itirazda bulundu.  Danıştay 14. dairesi davayı 74 köylünün lehine bozdu. Davanın yeniden görülmesi ve yürütmenin durdurulması için Av. Halis Yıldırım tarafından Bölge idare mahkemesine başvuruldu.

Danıştay’ın bu kararını bildirmek ve Rize bölge idare mahkemesinde dava sonuçlanıncaya kadar, OMEGA firmasının doğaya daha fazla zarar vermesini engellemek için yurttaşlar Şavşat’a bağlı Köprüyaka Köyünde bulunan HES şirketine ait arazide basın açıklaması düzenledi. HES’lere hayır pankartlarıyla şirketin bulunduğu alanda bir araya gelen çevreciler, “Katil Şirket Şavşat’ı Terk Et”, “Şavşat’ta HES İstemiyoruz”, “Su Temel Haktır Satılamaz”, ”Dereler Özgür Akacak” gibi slogan atarak şirketi protesto ettiler. Şavşat Derelerin Kardeşliği platformu sözcüsü emekli Öğretmen Müzekkir Saymaz yaptığı konuşmasında, “Sayın Hemşerilerim Ülkemizde var olan sömürü sistemi iyice vahşileşerek halkın kılcal damarlarına kadar uzandı. Doğamıza, dağlarımıza, ormanlarımıza kar hırsıyla sahip olmak isteyenler şimdide derelerimize, akarsularımıza sahip olmak istiyorlar.  Türkiye’nin birçok yerinde yapılmak istenen HES’ler hepinizin bildiği gibi büyük tepkilerle karşılanmaktadır. Kadınlı erkekli kararlı direnişlerle sonuç alındığını görmekteyiz.

Artvin’de Çoruh nehrinde ve kollarında barajlar yapıldı, yapılacaktır da. Onlara karşı konulmadı. Sandık ki yetinecekler. Hayır, aldandık. Şimdide Meydancık’ta Mirya’da, Mansurat’ta, Laşet’te, 26 köye hitap eden, 26 köyü besleyen Han Suyu (Arpalı Deresi’ne el koydular. Bütün derelerin borulara alındığını düşünün. Bu doğanın dengesi bozulacaktır iklim değişecektir. Bitki örtüsü değişecektir. Canlılar susuz kalacaktır. Daha önemlisi çayırınız, bostanınız, bahçeleriniz susuz kalacaktır. Çünkü yapılan ÇED raporlarında bölge halkının su hakları yasal güvence altına alınmıyor. Artık bundan böyle derelerimiz ve onları besleyen kaynaklar bizim olmayacaktır. Bütün Şavşat’ın suları 10-15 şirketin tekeline geçecektir. Bundan dolayıdır ki biz bölgemizde HES şirketi istemiyoruz. U bölge halkına ait sularımızın alınmasına asla razı olmayacağız. Kadim kullanım hakkı bize aittir. Hukuka uymayan uyduruk yasa ve yönetmelikler bizim kadim kullanma hakkımızı elimizden alamaz. Yasal haklarımızı sonuna kadar kullanacağız. Biz haklıyız; otoriteye boyun eğmeyen yargıçların olduğuna inanmak istiyoruz. Güçlerimizi birleştireceğiz hakkımızı savunacağız.

Bugün Arpalı Deresinde yapılmakta olan bir HES var. Bizler dava açtık. Rize İdare Mahkemesi süre yönünden bizim davamızı reddetti. İtiraz ettik. Danıştay bölge halkına duyurulmadığı için dosyayı bozdu ve Rize İdare mahkemesine iade etti. Ortada kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmadığı halde yapım sürdürülüyor. Halbuki yasal olarak bu inşaatın durdurulması gerekir. Acaba bu şirket ve şirketler yasalara uymak zorunda değil midir? Yasalar sadece bizler için mi vardır? Bu şirketlerin arkasında kimler vardır? Kimlere güveniyorlar? Bizler haklıyız, yasal olmayan güce boyun eğmeyeceğiz. Bölge halkı bu konuda kararlıdır. Su yaşam demektir. Yaşama hakkımızı sonuna kadar savunacağız.

Danıştay kararına şirkete duyurmaya geldik. Bütün HES şirketlerine Şavşat’ı terk etmeye geldik. Hepinize saygılarımızı sunuyoruz” dedi.

Çevreciler daha sonra Danıştay’ın kararını şirketin kapısına astı. Ardından çevreciler ilçe merkezinde araçlarıyla konvoy oluşturarak şirketi protesto ettiler.