ARDANUÇ’TA TIBBİ VE AROMATİK BİTKİLER ÇALIŞTAYI YAPILDI

Artvin, yeni keşfedilen bitkilerle Türkiye’nin en çok bitki çeşitliliğine sahip illeri arasında ilk sıralara doğru tırmanıyor. Şu ana kadar 2 bin 700 kayıtlı bitki tespit edilmiş durumda. Henüz keşfedilmemiş bitkilerin var olduğu , bu sayının 3 bin 200’lere kadar çıkacağı belirtiliyor.  Peki, bu bitkiler neye yarıyor? Bu bitkileri tanıyor muyuz? Bu bitkilerden yeterince faydalanabiliyor muyuz?  Bu bitkileri koruyabiliyor muyuz? İşte bütün bu soruların cevabı Ardanuç’ta yapılan bir çalıştayda arandı.

 Ardanuç Belediyesi Ardanuç ve Artvin’deki  endemik bitkilerin tanıtılması için   bir çalıştay düzenlendi. Ardanuç Gevhernik Otel’de yapılan çalıştayın açılış konuşmasını, Ardanuç Belediye Başkanı Yıldırım Demir yaptı. Başkan Demir, Artvin’in her yerinde doğal kaynaklar dolu olduğuna vurgu yaparak;

ARDANUÇ’TA ARTVİN’DE YER GÖK DOĞAL KAYNAKLARLA DOLU

“ Yer gök kaynak dolu. Herkes bunu çok iyi biliyor. Peki bu doğal kaynakları nasıl değerlendiriyoruz? Elin oğlu bizim kaynaklarımızı bizden daha iyi biliyor. Biz bu yerlerde yaşayanlar, bu bitkilerin, kaynakların korunması için vatan savunması yapıyoruz. Yerin altından yerin üstüne hepsine sahip çıkıyoruz 2.  hedefimiz konunun uzmanlarıyla var olan değerlerimizi sürdürülebilir şekilde nasıl faydalanabiliriz? Birinci önceliğimiz, doğal kaynaklarımızı korumak ve araştırmak İlk Hedefimiz bu.  Sözü daha fazla uzatmayacağım.  Doğal Tıp Uzmanı, Şaduman Karaca,  1 yıldır Ardanuç’ta çalışmalarını sürdürüyor. Kendisine teşekkür diyorum. “dedi.

 GÜZELLİĞİN ONPARA ETMEZ BU BENDEKİ AŞK OLMASA!

Projenin yürütücüsü,  İstanbul Üsküdar  Üniversitesi’nden danışman ve eğitmen Doğal Tıp Uzmanı, Şaduman Karaca,  Türkiye ve Ardanuç’ta FairWild prensiplerinin uygulanabilirliliği, Neler yapılması gerektiği ve stratejik  adımlar konusunda bilgi verdi.. “Başkanımız güzel bir giriş taptı. Bir şeyleri koruyalım ama neyi koruyalım? Buradaki gençleri ve halkı da ilgilendiriyor. Biz karınca kararınca elimizden geldiğince katkıda bulunmak üzere buradayız.  İlk önce sabahtan beri kafamdaki bir söz var onu paylaşmadan geçmeyeyim. Aşık Veysel’in, “ Güzelliğin On par etmez/ Bu bendeki aşk olmasa Sizin bu aşkınız olmasa her hangi bir şeyin hiçbir anlamı yok. 

NELER YAPABİLİRİM DİYE ARAŞTIRMA YAPTIM

Biz sürece minik minik katkı sunmak için buradayız .Bu süreçte uzun süredir kendi çalışmalarım kendi arşivim üzerinden, nasıl faydalanırızı araştırırken, bunun bir yolun yordamı olması gerektiği, ne kadarını almalı, ne kadarını kullanmalı. Her şey bizim diye hepsini almamalıyız. Ne olduğunu kıymetini bilmeden doğaya karşı hor davranırsak doğa bize karşılığını veriyor. Seller, heyelanlar geliyor. Araştırma yaptım. 2 Uzmanı buldum. Elizabeth ve Klaos’a ulaştım.  Bu çalıştaya katılmayı ve sunum yapmayı kabul ettiler. Kendilerine binlerce kez teşekkür ediyorum. Onlara gelmeyi kabul ettiği için teşekkür ediyorum.

1 Yıl önce bu çalışmanın başladığını beni destekleyen Türkiye’nin değişik illerden Muğla’dan gelen şamil beye, saadetin Tahir beye, Bursa’dan Ayla hanıma,, Yalova’dan  Sosyolog Zeynep hanım Boğaziçi üniversitesinden. Ankara’dan   Avrupa Köyler federasyonu Başkan yardımcısı Emin bey, Basın mensuplarımıza çok teşekkür ediyorum.

SERTİFİKASYON ÇOK ÖNEMLİDİR

Organik Tarım Proje Koordinatörü Elisabeth Rüegg yaptığı sunum öncesi kendisi hakkında bilgi verdi. Regg, Türkiye’de evli olduğunu ve organik tarım çiftliği bulunduğunu belirterek, “ İsviçreliyim 10 yıldır İzmir’e oturuyorum. Organik çiftlikte oturuyorum. Bu bölgeyi çok seviyorum Çok köy var. Ben burada Türk Alman İşbirliği Organik Tarım Projesi temsilci olarak burada bulunmaktayım.  Bu proje iki partner tarafından biri ETO diğeri ise Almanya’dan yönetiliyor. Bu projenin amacı sertifikasyon. Türkiye’deki organik tarım ve bitkilerin sertifikasyonu ile ilgileniyoruz. Size ETO Başkanının selamlarını getirdim. Bu süreci desteklemek üzere projelere destek vermeye hazır olduğunu söylüyor.  Burada sayıca  çok ilgili insanların gelmesi beni mutlu etti.”dedi.

GİRKAT’ KIRSAL KALKINMAYI SAĞLAMAK AMACIYLA KURULDU

GİRKAD Ardanuç Derneği,  Başkanı  Emine Avcı Erdem, Derneğin kuruluş amacını anlattı.  Başkan Avcı Erdem yaptığı konuşmasında, “GİRKAD Yaşam Ve Kalkınma Desteği sunmak amaçlı  Özellikle Doğu Karadeniz ve kuzeydoğu Anadolu’da faaliyet gösteriyor. Derneğin kurumsal amacı faaliyet alanlarında araştırma inceleme ve kırsal kalkınmayı hedefleyen çalışmaları gerçekleştirmektir.

Ardanuç ilçesinin sahip olduğu farklı çağlardan kalmış tarihi eserlerini, bölge florasını ve endemik bitkilerini, geleneksel el sanatlarını, arkeoloji sit alanlarını, farklı antik unsurlarını, sengin kültürel çeşitliliğini, köylülerin otantik mimarisi, mevcut doğal kaynakların devamlılığını garantileyerek faydalanmak.

Toprağın fakirleşmesini önleyen bir tarım şekli ile ürün yetiştirmek, kültürel değerleri sürdürmek, bunları yaparken de genç ve eğitimli insan potansiyelini oluşturmak amacındayız. Kısaca yöre haklının yaşam kalitesini yükseltmek tek hedefimiz.”dedi.

 1988’DEN BERİ TÜRKİY’DE ÇALIŞMALARIMIZ DEVAM EDİYOR

Daha sonra sunumunu gerçekleştiren Bitki uzmanı Klaus Dürtback ; “Hepinize güzel bir öğleden sonra diliyorum.Dağlarda yılın ilk karını gördüğüm için çok mutluyum. İlk aromatik bitkilerle ilgili toplanması ile ilgileniyorum.  kar düştükten sonra eğitim ve okumak için dönem başladı. Kendim de çiftçiyim. Ben burada ETO şirketinin daveti üzerine burada bulunuyorum. Onların ricası üzerine çalışıyorum.   Aslında 1988’den beri doğadan toplanan tıbbi ve O günlerde Eskişehir Anadolu Üniversitesi önem verdi onlara çalışmaya başladık.  O tarihten bari Hüsnü Başar beyle yoğun çalışma içerisindeyim.

Son nokta olarak da sizin tabiî ki burada “fair wild” diye adlandırdığımız başlattığınız süreci gönülden desteklemek istiyorum, Birazdan konuya giriş yapacağım. Etkinliğin başarılı geçmesini bekliyor, meraklı sorularını bekliyorum.

Daha sonra çalıştaya geçilerek tıbbi ve aromatik bitkilerin nasıl toplanacağı, nasıl korunacağı slayt eşliğinde anlatıldı. Çalıştayda bu bitlilerin mutlaka sertifikalı hale getirilmesi gerektiğine vurgu yaptı.

TIBBİ VE AROMATİK BİTKİLERE KARŞI TALEP SON 15 YILDA 20 KAT ARTTI!

Klaus Dürtback,sunumunun devamında “Tıbbi ve Aromatik bitkilere karşı talep son 15 yılda20 kat arttığına dikkat çekti.  Bu artan talebe karşın  bitki popülasyonunun korunması adil toplayıcılık yapılması gerekir.. İlk önce bitkiyi tanıyacaksınız. Yani ürün tanımlaması. Her şeyden önce hangi bitkilerin koruma altında olduğunu bilmek gerek.

Uluslararası kullanılan dilde konuşulması, onların o isimleriyle bilinmesi gerekiyor. Türkçe kitapçık var. Buradaki bitkilerin botanik isimleri yazılı. Botanik  isim üzerinde ortak dil oluşturuyoruz.  Tıbbi ve Aromatik bitkilerin toplayıcılarının çok iyi eğitilmesi gerekiyor. Bu toplanan bitkilerin kurutulması, ambalajlanması ve tüketiciye ulaştırılması safhalarının çok iyi öğretilmesi gerekiyor.”dedi