Baraj yatırımlarının cefasını Artvin çekiyor sefasını başka iller sürüyor

İlimiz hudutlarında yapılan baraj inşaatlarının yapımcı firmalarının büyük ölçekli taahhüt işlerini ilimizdeki yerel firmalara vermek istememesindeki nedenini sorguluyor. Son olarak Artvin Barajı ve HES Projesini yapan yüklenici firma Doğuş Holding tarafından ihalesi yapılan ve RM Elektrik Şirketi’ne verilmesi planlanan Enerji iletim hatları kurulum işinin RM firması yerine Ankaralı bir firmaya verilmesi Artvin’de büyük tepkilere sebep oldu. Bugüne kadar ilimizdeki büyük yatırımların yüklenici firmalarının yüksek bütçeli işleri beraberlerinde getirdikleri taşeron şirketlere vermelerinin ardından son olarak da elektrik nakil hatlarının Artvinli firmaya verilmesinden vazgeçilmesi tepkilerin artmasına sebep oldu. İlimizde taşeron şirketlerin yarattığı ekonomik sıkıntıların ve Deriner Barajı’nın tamamlanması nedeniyle işçi çıkarıyor olmasının üzerine ilimizdeki önemli firmalardan biri olan RM Elektrik firmasının Doğuş Holding ile anlaşmış ve çalışmalarına başlamak üzere iken ihalesinin iptal edilmesi bardağı taşıran son damla oldu. Artvin’de konuya ilişkin çeşitli açıklamalar yapılırken, RM Elektrik firmasının da bu iptalin ardından işçi çıkarmaya başlayacağı öğrenildi. Şirkette çalışan Artvinli çalışanların işlerini kaybetmeyle karşı karşıya kaldıkları ihale iptalinin ardından gözler baraj yatırımlarına çevrildi. Yusufeli Barajı temel atma töreninde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in baraj yüklenici firmalarından taşeron ve eleman tercihlerinde Artvinlilerden yana kullanmaları yönündeki telkinlerinin ardından böylesine bir uygulamanın gelmesi baraj yüklenici firmalarına tepkiyi arttırdı. Artvin halkı baraj yüklenici firmalarının ilimize dışarıdan taşeron getirmemesini isterken, ilimizde iş alan taşeron şirketlerin birçoğunun çalıştırdıkları işçilere ve iş yaptırdıkları firmalara ödeme yapmamaları da bir başka sorun olarak görülüyor. Ekonomik olarak ilimize büyük zararlar veren bu taşeron şirketler nedeniyle birçok firma iflasın eşiğine geldi. Artvin buna çözüm ararken şimdi başta DSİ ve Karayolları Genel Müdürlüklerinden konuyla ilgili açıklama bekleniyor. Açıklamanın yanı sıra ilimizdeki yüklenici firmalarına Artvinli firmaların tercih edilmesi yönünde telkinlerde bulunmalarını bekliyor. Böylesine önemli bir konuyu gündeme alıyor ve konuya iş ve siyaset dünyası aracılığıyla çözüm arıyoruz.

Artvin Can çekişiyor, baraj firmaları neşter vurmalı

Artvin’in iş dünyası baraj inşaatlarından yeterince pay alamamanın sebeplerini araştırırken Artvin gündeminin en önemli gündem maddelerinden biri baraj müteahhit firmalarının ilimizdeki firmalara iş yaptırmada çekingen davranması oldu. Şimdi bu önemli gündem maddesini masaya yatırıyoruz. İlimiz baraj yatırımlarından yeterince faydalanabildi mi? Baraj müteahhit firmaları neden kendi taşeronlarını ilimize getiriyor? İlimizdeki taahhüt firmalarına iş neden verilmiyor? İş ve siyaset dünyasının bu konuya yaklaşımı nedir? İşte bütün bu soruların cevaplarını aradığımız özel haberimizin ayrıntıları:

Baraj inşaatları il ekonomisine yeterince katkı sağladı mı?

Deriner Barajı’nın 26 Nisan 1998 tarihinde temelinin atılması ile birlikte barajlar kenti olan ilimiz bu tarihten itibaren adeta bir şantiye kente dönüşmüştü. Çoruh Nehri üzerinde inşaatı gerçekleştirilmeye başlanan Deriner, Borçka ve Muratlı Barajları ve HES Projelerinin inşaatları yaklaşık 12 yıl sürdü. Daha sonra Artvin Barajı ve ardından da Yusufeli Barajı’nın temeli atıldı. Baraj inşaatlarının başlaması ile birlikte ilimizin gündemine bir de HES Projeleri girdi. Bu yatırımlara bağlı olarak da yeni karayolları, köy yolları inşaatları ile enerji nakil hatları inşa edilmeye başlandı. Bütün bu inşaatlar sürerken Artvin ülkemizin en çok yatırım yapılan ili oldu. Artvin bu inşaatlardan yeterince yararlandı mı? İş ve Siyaset dünyasının bu noktadaki cevapları “Yetersiz!” şeklinde oldu.

İş ve siyaset dünyasından Artvinli müteahhitlere destek

Bu konu hakkında iş ve siyaset dünyasından çeşitli açıklamalar geldi. Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan, Ak Parti İl Başkanı Av. Erkan Balta, Artvin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Kurtul Özel, Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Ahmet Alpaslan, Artvin Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Tolga Gül ile görüşerek ilimizde yaşanan bu büyük ekonomik sıkıntıyı masaya yatırıp konuya çözüm aramaya çalıştı. Ayrıca Ak Parti eski il başkanı Ahmet Özçelik ile RM Elektrik firması çalışanları Erkan Albayrak ile operatör Yener Bakır ile de görüşerek konunun ortaya çıkardığı trajediyi gözler önüne serdi.

Artvin baraj yatırımları sebebiyle teşvikten yararlanamıyor

İlimiz son 10 yılda ülkemizde Türkiye İstatistik Kurumu’nun araştırmalarında devlet yatırımlarından payını alan iller sıralamasında ülkemizin ilk üç ilinden biri. Zaman zaman bu rakamların değerlendirilmesinde İstanbul’u dahi geçiyoruz. Bu veriler sonucunda hazırlanan 5084 başta olmak üzere bir çok teşvik kanununda ilimiz alması gereken teşvikleri alamamakta. Ayrıca yine ilimiz 2012 yılında uygulamaya konulanı bölgesel teşvik sıralamasında 6.sırada olması gerekirken 4.sırada yer aldı. Trabzon, Rize, Konya, Eskişehir gibi gelişmiş illerle aynı kefeye konulan ilimiz alması gereken teşvikleri alamazken istihdam başta olmak üzere bir çok teşvikten yoksun kalmış oldu. İlimize yatırım yapmak isteyen müteşebbislerin teşvik kapsamında olmaması sebebiyle yatırım yapmaktan kaçındığı ilimiz yanı başımızdaki bir çok teşvik alan ilden ekonomik olarak daha kötü şartlara sahip olmasına karşın baraj inşaatları ve bu inşaatlar sonrasında gerçekleştirilmek zorunda kalan yatırımlar sebebiyle teşvikten yoksun kaldı ve kalkınmış iller arasında görülmeye başladı. Böylelikle Ankara’da Artvin’e kalkınmış bir il olarak baktı ve bakmaya da devam ediyor.

Baraj yatırımlarının eziyetini Artvin çekti

Çoruh Nehri üzerinde 26 adet baraj yapılıyor. Bunların bir bölümü başladı bir bölümü ise başlaması için Ankara’da gerekli makamların karar vermesini bekliyor. 14 yıl önce başlayan inşaat serüvenimiz tüm hızıyla sürerken, ülkemizin milli ekonomisine katkı sağlaması amaçlı yapılan bu yatırımların cefasını Artvin çekerken sefasını ise tüm Türkiye sürdü. Baraj inşaatları sebebiyle doğdukları, büyüdükleri toprakları sular altında bırakmaya, terk etmeye, kayalıklara teslim etmeye boyun eğen Artvin halkı, ayrıca inşaatlar sebebiyle saatlerce yolda beklemek zorunda kaldı. Bu da yetmezmiş gibi yol inşaatları ve yapılan yeni yollardaki sıkıntılar sebebiyle yaşanan yüzlerce kaza, kaybedilen onlarca insan da ilimizin yaşadığı baraj trajedisine tuz biber ekti. Onlarca yıl önce kaybettikleri anneleri, babaları, teyzeleri, amcaları, anneanneleri, dedeleri ve tüm yakınlarını ebedi istirahatgahlarında rahatsız ederek onları başka mezarlara taşımak zorunda kalan Artvin halkı devletine yaptığı bu katkının karşılığını ise yatırımlardan ekonomik katkı sağlanmasını talep ediyor.

Artvin’e istihdam alanında katkı sağlandı ama?

Artvin ili sınırları içerisinde bunca yatırım yapılırken Artvin mutlak surette katkı gördü. Ülkemizde yaşanan birçok ekonomik krizinden bu yatırımlar sırasında sağlanan istihdam ve müteahhit firmaların ilimizdeki ticaret firmalarından yaptıkları alışverişler sayesinde yara almadan kurtulmuştu. Ancak 14 yıllık inşaat sürecinde ilimiz müteahhit firmalardan beklediği, istediği tam anlamıyla alamadı. İlimize gelen firmalar, kendi taşeronlarını beraberinde getirirken, bu firmaların önemli bir bölümü düşük bütçeli işlerde ilimizdeki firmalar ile çalışırken, yüksek bütçeli işlerde ise ilimizdeki firmalar dışındaki firmalarla çalışmayı tercih ettiler. Bu da ilimizde baraj inşaatları bünyesince büyük inşaat firmalarının ortaya çıkamamasını, taahhüt işi yapan firmalarının güçlerini geliştirememelerini sağladı. Şimdi Artvin yeni baraj inşaatlarında müteahhit firmaların ilimizdeki taahhüt işlerini yapan, elektrik nakil ve iletim hatları başta olmak üzere diğer yan işleri yapan firmalar ile çalışmalarını bekliyor. ilimizdeki taahhüt işlerini yapan firmaların sesine kulak veriyoruz ve onlar adına bu araştırma yazımızı sizlerle paylaşıyoruz.

Müteahhit firmaların paraları il dışına akıyor!

Baraj inşaatları tüm hızıyla sürerken Artvin’de taahhüt firma sahiplerinin de hayal kırıklıkları da sürüyor. Artvin genelinde baraj müteahhit firmalarına iş yapabilecek onlarca yüzlerce taahhüt firması bulunurken bu firmaların çok büyük bir bölümüne iş verilmezken, müteahhit firmaların iş verdikleri taşeron firmaların büyük bir bölümünün il dışından gelmesi Artvin halkının da tepkisini çekiyor. Artvin halkını istihdam alanında değerlendirmeyi uygun bulan, yörenin insanı ile çalışan firmalar, küçük bütçeli işlerde kısmen ilimizdeki firmaları tercih ederken, büyük ölçekli taahhüt işlerinde ise aynı şekilde cömert davranmıyor. Büyük bütçeli işlerin çok önemli bir bölümünü dışarıdaki taşeron şirketlere veren baraj yapım firmaların bu hareketleri sebebiyle il içinde kalması gereken paranın il dışına çıkması sağlıyor. Bu durumda baraj yatırımları sebebiyle yüzlerce sıkıntıyı yaşayan, köylerinden, yollarından, hatta mezarlarından bile yoksun kalan Artvin’in insanının ekonomik olarak yararlanamamasını sağlıyor. Artvin halkı; Yusufeli ve Artvin barajları başta olmak üzere Artvin’de iş yapan baraj yapım firmalarının ilimizdeki yerel taahhüt firmaları ile çalışmasını istiyor. İşte bu alandaki görüş ve düşünceler:

Faruk Çelik müteahhit firmalara seslenmişti, “Artvin’e ekonomik katkı sağlayın!”diye

Artvin halkının beklentilerine Yusufeli Barajı’nın temel atma töreninde konuşma yapan Artvinli hemşerimiz Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik tercüman olmuştu. Yusufeli Barajı’nın temel atma töreninde konuşan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, insanın çok ama insanlığın kıt olduğu günümüzde Yusufeli’nin arazisi kıt ama insanlığı bol olan bir yer olduğunu belirtmişti. Çelik, şöyle konuşmuştu: “Sizlerle hep övündük. Bu arazide doğmanın şerefini Türkiye’de her bölgede haykırarak söyledik. Bugün mutlu ve hüzünlüyüz. Yusufeli için tarihi bir gün bugün. Çoruh nehrine bir gerdanlık daha takılıyor. Türkiye cılız bir ülke değil, gürbüz ve güçlü bir ülke. Sanayisi gelişiyor enerjiye ihtiyacı var. Sular aksın Türk baksın anlayışı doğru değil. Su akar Türk bakar anlayışı geride kaldı. Onun için bu gerdanlar yapılmalı bu açıdan sevinçliyiz. Ama hüzünlüyüz, bu topraklarda hatıralarımız var. Çocukluğumuz bu topraklarda geçti. Bu topraklarda onlarca yüzlerce değerli kardeşimiz yetişti. Bu güzel şehirde hatıralar anılar çok. Şehrimizin su altında kalması hüzün oluşturuyor. Ama Yusufeli halkının farkı şudur. Ülke menfaatleri benim menfaatlerim yan yana konunca ay yıldızın menfaatini öne tutan bir halkız biz. Onun için hüznümüz sevince dönüşüyor. Burada modern bir Yusufeli’nin tekrar gündeme gelmesi ve yeniden yapılanması ile ne gerekiyorsa takipçisi olacağız.”

Bakan Çelik, yüklenici firma yetkililerine de seslenerek, ´´Türkiye´nin en güçlü firmaları, temsilcileri, değerli patronlar, Yusufeli´ni görüyorsunuz. Karşısı dağ, önün dağ, arkan dağ. Burada insanlar ekmeğini taştan çıkarıyor, doğrudur. Bin bir türlü zahmetle çıkartılıyor. Burada çalıştıracağınız işçi bu topraklardan olmalı, başka yerden olamaz. Bunu yapmazsanız, bu dağlar da şikayet eder, yalnız gönüller kırılmaz. O yüzden bu konuyu sizlerle konuştuk, bu tarihi günde, burada da bunu ifade etmeyi görev biliyorum. Bu konunun da takipçisi olacağız.´´demişti.

İşte şimdi Artvin halkı Bakan Çelik’in de konuşmalarında belirttiği gibi ilimizdeki insanların bu yatırımlardan ekonomik olarak katkı alması gerektiği sözünü hatırlatıyor ve müteahhit firmalara sesleniyor. Tercihiniz Artvinli firmalar olsun, zira bu toprakların insanları inşaatların eziyetini yaşıyor.

CHP Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan: Yüklenici firmalar çalıştıkları bölgeyi değerlendirmeliydi

CHP Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan, baraj yüklenici firmalarından Doğuş tarafından elektrik iletim hattı işini RM Elektrik firması yerine Ankaralı bir firmaya vermesinin ardından konuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Yüklenici firmaların kendi taşeronlarını tercih etmeleri, büyük bütçeli işleri Artvinli firmalara vermemeleri, taşeron firmalarının ilimizde iş yaptırdıkları firmalara ödeme yapmamaları, çalıştırdıkları işçilerin maaşlarını ödememeleri ve esnaflara borç takıp kayıplara karışmalarının Artvin ekonomisine ciddi oranda darbe vurduğunu ifade etti. Bayraktutan, Çoruh Havzasında akıl almaz bir biçimde yapımları gerçekleştirilen baraj ve HES Projeleri sayesinde havzanın yok olmasına karşı, Artvin halkının ortaya koydukları özveriye rağmen yüklenici firmaların ilimizdeki taşeron firmaları tercih etmemeleri, istihdam noktasında da tercihlerinde belki Artvinlileri tercih etmelerine karşın birçok firmanın işçi maaşlarını ödememesi karşısında; “Halkın gösterdiği özverinin karşılığı bu mu?”sorusunu gündeme getirdiğini ifade etti. Açıklamasında Bayraktutan; “ Artvin ili baraj inşaatları sebebiyle anılarını dahi toprağa gömmüştür. Mezarlarının yerini dahi değiştirmek zorunda kalmıştır. Çoruh Havzasını kaybeden Artvin’in yaptığı özverinin karşılığında ilin inşaat kenti olması ile birlikte ekonomisini hareketlendireceğini düşünün Artvin’in ekonomik olarak bu şekilde darbe almasının Artvin halkını üzdüğünü düşünüyorum. Artvin’e gelen yüklenici firmalar ne yazık ki ilimize gelirken kendi taşeronlarını da beraberlerinde getirmektedirler. Düşük miktarlara bu taşeronlara iş verilmekte ve verilen bu işler sebebiyle de bir çok taşeronun işlerini doğru dürüst yapamadıkları gözlenmektedir. Ayrıca gerek DSİ gerekse de Karayolları tarafından yapılan ihaleleri düşük bütçelerle alan taahhüt firmaları da aldıkları bu düşük fiyatlar sebebiyle işlerini yapamamakta ve çalıştıkları esnaflara ödemelerini yapamamaktadırlar. Ayrıca alın teriyle çalışarak ailelerinin nafakalarını kazanan işçilerin dahi ödemeleri yapılamamaktadır. Ağır koşullarda nafakalarını sağlamaya çalışan işçiler ay sonlarında ailelerinin yanlarına üzgün bir şekilde gitmektedirler. Geçimlerini alacakları maaşlara bağlayan işçiler aile içi sorunlar yaşamaktadırlar. Bunun yanı sıra ilimizdeki büyük yatırımları yapan yüklenici firmaların kendi taşeronlarını tercih etmeleri ilimizde büyümekte olan inşaat sektörüne de darbe vurmaktadır. Biz Artvin kamuoyu olarak diyoruz ki ilimizdeki yüklenici firmalarının RM Elektrik örneğinde olduğu gibi ilimizdeki taahhüt firmaları ile iş yapmamaları ilimiz adına önemli bir kayıptır. Artvin Barajı’nı yapan Doğuş firmasının bu ihaleyi Artvinli firmaya vermekten neden vazgeçtiğini ve il dışından bir firmayı tercih sebebini kamuoyuna açıklamasını beklemekteyiz. Bu tercih değişikliğinde bürokrasi ve siyaset kesimlerinden şirkete baskı gelip gelmediğinin yanıtının kamuoyuna verilmesi gerekmektedir. Ben Artvin Milletvekili olarak konunun takipçisi olacağımı ifade etmek istiyorum. Olaydan duyduğum üzüntüyü dile getirirken, konuyu TBMM’de dile getireceğimin ve Orman ve Su İşleri Bakanı Sayın Veysel Eroğlu’na da konuyla ilgili yazılı soru önergesi vereceğimin de kamuoyu tarafından bilinmesini istiyorum.”ifadelerini kullandı.

Ak Parti İl Başkanı Av. Erkan Balta: Yüklenici firmaların tercihleri Artvin’den yana olmalı

Ak Parti İl Başkanı Av. Erkan Balta, yaptığı açıklamada Ak Parti il teşkilatı olarak geçmişte ve gelecekte de ilimizdeki baraj yatırımlarını gerçekleştiren yüklenici firmaların Artvin yöresinde kurulmuş ve faaliyette olan taahhüt firmaları ile çalışmalarından yana tavır içerisinde bulunduklarını ve bulunacaklarını ifade etti. İl Başkanı Erkan Balta açıklamasında; “ Artvin halkı baraj yatırımları sebebiyle büyük özveride bulunmaktadır. Esasen bu yatırımlar gerek ülkemize gerekse de ilimize büyük katkılar sağlamakta. Baraj yatırımları münasebetiyle ilimize istihdam alanında sağlanan katkıların yanı sıra ilimizde faaliyette bulunan büyük ve küçük tüm firmalar önemli miktarlarda da maddi katkı sunmaktadırlar. İlimiz baraj yatırımları ile birlikte daha da büyümüş ve gelişmiştir. Ancak bu yatırımların mutlak surette olumsuzlukları da olmuştur. Bu olumsuzlukları da hükümet olarak bertaraf etmek için var gücümüzle de çaba sarf etmekteyiz. Yaşadıkları ilinin coğrafyasında böylesine önemli yatırımlar yapılan Artvin halkı bu yatırımlar münasebetiyle de ciddi ölçülerde fedakarlıklar göstermektedir. Haberinizde bahse konu olan yüklenici firmaların ilimizdeki taahhüt sektörü başta olmak üzere tüm sektörlerdeki firmalar ile çalışmaları, istihdam alanında da ilimiz insanlarını tercih etmeleri noktasında Ak Parti olarak görüşümüz ilimiz insanlarının ve firmalarının tercih edilmesi yönündedir. Bu dün de böyleydi bugünde böyle yarın da böyle olacaktır. Tabi ki Artvin’de yaşayan Artvin halkının beklentisi de bu yöndedir. Biz Sayın Milletvekilimiz Dr. İsrafil Kışla ile birlikte ilimizde yatırım yapan yüklenici firmaların yetkilileri ile görüşmelerimiz olmaktadır. Bu görüşmelerde ilimiz de bulunan firmalar ile çalışılması ve istihdam alanında da ilimiz insanlarının tercih edilmeleri noktasında gerçekleşmiştir. Bu tür benzeri görüşmelerimiz de bundan böyle yapılmaya devam edecektir. Ve yaptığımız bu görüşmeler neticesinde zaman zaman yüklenici firmaların ilimizdeki firmaları ve kooperatifleri tercih ettiklerini görmekteyiz. Nispeten daha yüksek bütçeli olan taşeron işlerinde şirketlerin kendi bünyesinde daha önce çalıştıkları firmaları da beraberinde getirdiklerini de şahit olmaktayız. Sonuçta ekonomik hayatın içerisinde mutlak surette şirketlerde kendi ekonomik çıkarlarını gözeteceklerdir. Buna saygı duymaktayız, ama bizler ve Artvin iş dünyası beklemektedir ki öncelikle Artvin’e gelirken dışarıdan taşeron firma getirmeyerek ilk tekliflerini ilimizin firmalarına verilmelidir. Gerek fiyat gerekse de kalite anlamında inanıyoruz ki ilimizin firmaları da benzer koşullarda hatta daha uygun koşullarda teklifler sunabilmektedirler. Bu yüzden gazeteniz aracılığıyla yine buradan ilimizdeki büyük yatırımların yüklenici firmalarına seslenmek istiyorum. Yaptığınız yatırımlar sebebiyle büyük özverilerde bulunan ilimiz bu yatırımları gelişebilme ve büyüyebilme adına fırsat olarak görmektedir. Yapılan özverilerin karşılığında yüklenici firmalardan da tercih kısmında ön planda tutulmayı da beklemektedir. Bu vesile ile yüklenici firmalarının gerek taşeronlukta gerekse de istihdam alanında ilk tercihlerini ilimizden yana kullanmalarını beklediğimizi bir kere daha vurgulamak istiyorum. Buradan şunu da belirtmek istiyorum ki ilimizdeki yüklenici firmaların ilimize yaptıkları önemli yatırım katkıları da bulunmaktadır. Zaman zaman gerek Valimiz Necmettin Kalkan gerekse de Milletvekilimiz Dr. İsrafil Kışla ile birlikte yüklenici firmaların ilimize büyük ölçekli ekonomik bedelleri içeren yatırım katkıları sağlama noktasında görüşmelerimiz olmuştur. Bu anlamda okul, yurt gibi katkıların da sağlandığını gördük. Bundan böyle de göreceğiz. Bu tür benzeri bağış ve yardımların yatırımlar vesilesi ile yapılarak ilimize kalıcı katkıların bırakılmasını sağlamak için görüşmelerimiz olmaktadır. İlimize bu tür kalıcı katkılar sağlayan yüklenici firmalara teşekkür ederken, yeni katkıları da yapmalarını da beklediğimizi ifade etmek istiyorum.”şeklinde açıklamalarda bulundu.

Artvin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Kurtul Özel: Firmalar kendi taşeronlarını getirmemeli!

Artvin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Kurtul Özel, müteahhit firmaların ve Artvin halkının duygularına tercüman oldu. Yaptığı açıklamada ilimizdeki baraj yatırımlarının yüklenici firmalarının Artvin’e gelirken taşeronlarını da getirmelerine tepki göstererek, bu ili bekleyen, bu ilin sorunlarını yaşayan, eziyetini çeken, sıkıntısını sırtında taşıyan, bu ilin insanlarının içerisinden çıkan taahhüt firmalarının tercih edilmesi gerektiğini açıkladı.

Kurtul Özel açıklamasında; “ Artvin ili 14 yıl önce baraj inşaatları ile tanıştı. Bu inşaatlar ile birlikte ilimizin coğrafyası, kimyası değişti. Hemen her yere kazma vuruldu. Yolları daha üst kotlara çıkarıldı, köyleri boşaltıldı. Mezarların yerleri dahi değişti. İnsanlar evlerini, yurtlarını terk etti. Bütün bunların bir sebebi vardı. Devletin çıkarı. İnsanımız devletinin çıkarı için çektiği tüm sıkıntılara katlandı. Yeri geldi saatlerce yolda bekledi, yeri geldi yaşanan kazalardaki kaybedilen insanları toprağa gömdü. Bütün bu sıkıntılara katlanan Artvin halkı istihdam anlamında da çok fazla katkı göremedi. Hadi istihdam noktasında şirketler belki Artvin halkını tercih etmiş olabilir, ancak asıl ekonomik girdi sağlayacak konularda tercih edilmedi. Yüksek bütçeli işlerde maalesef Artvinli firmalar tercih edilmedi. İlimize gelen baraj inşaatını yapan yüklenici firmalar kendi taşeronlarını da beraberinde getirdiler. İlimizdeki taahhüt firmaları ile çalışmak yerine il dışındaki firmalar ile çalışmayı yeğlediler. Bunun doğru olmadığını da defalarca belirttik. Tabi ki ilimizde iş yapan yüklenici firmalara teşekkür ediyoruz. İlimize katkı sağladılar. İnsanlarımıza iş verdiler, ekmek verdiler. Ancak biz bunları yeterli görmüyoruz. Artvin halkının yaptığı fedakarlık karşısında yapılanların yeterli olduğunu düşünmüyoruz.”dedi.

Özel: Doğuş’a teşekkür ediyoruz ama!

Başkan Kurtul Özel, açıklamalarının devamında; “Müteahhit firmaları ilimizde yıllarca hazır beton olayında dahi il dışındaki firmaları tercih etti. Hazır beton taşıma işini ilimizdeki kooperatifler yapacağına il dışındaki firmalar yaptı. İlk kez Artvin Barajı’nı yapan Doğuş İnşaat’ın çimento nakliye işini ilimizdeki nakliyeciler kooperatifine verdi. Bu olay bizleri sevindirmişti. Emeği geçenlere teşekkür ediyoruz. Bu işin dışında maalesef ki ilimizdeki yatırımlarda taşeron firmalar hep il dışından oldu. İlimizdeki taahhüt firmaları ile çok nadir çalışıldı. Bu da ilimizde kalması gereken paranın il dışına çıkmasını sağladı. Son olarak Doğuş firmasının elektrik iletim hatları gibi önemli bir bütçeye sahip işini, Artvin yerel firmasının uygun teklifi vermiş olmasına rağmen  işi Ankara firmasına vermiş olduğunu  duyduk. Firmanın bu kararı da bizleri üzmüştür. Bu Artvin halkının beklentisinin karşılanmaması anlamına geliyor. Değerli Bakanımız Faruk Çelik dahi Yusufeli’ndeki baraj temel atma töreninde müteahhit firmalara seslenmiş ve bu yöreye ekonomik katkı sağlamalarını istemişti. Maalesef bakanımızın sözü yerde kalmıştır. Ben yerel siyasetçilerin bu sözün takipçisi olmasını istiyorum. Başta Yusufeli ve Artvin barajı olmak üzere ilimizde iş yapan yüklenici firmaların ilimizdeki firmaları tercih etmesini istiyoruz.”ifadelerini kullandı.

Artvinli firmalar daha düşük fiyatlar veriyorlar ancak işler firmalarımıza neden verilmiyor?

Açıklamalarının son bölümünde Kurtul Özel, Artvinli firmaların yüklenici firmalara daha düşük teklifler vermesine karşın işlerin bizim firmalarımızın dışında daha yüksek teklifler veren firmalara verilmesini de eleştirdi. Özel açıklamasında; “Ticari hayatın kuralları var. Tabi ki şirketler kendi ekonomik çıkarlarını düşüneceklerdir. Ancak duyuyoruz ve görüyoruz ki ilimizdeki taahhüt işlerini yapan firmalar daha düşük fiyatlarla yüklenici firmalara teklif sunarlarken, bu tekliflerden çok daha yüksek fiyatlar veren firmalara işlerin verilmesine anlam veremiyoruz. Örnek istenir ise Artvin Barajı Enerji İletim Hattı işi gösterilebilir. Belki ilimiz dışındaki siyasilerin bu tercihlerde bir katkısı olabilir, ancak unutulmamalı ki bu yatırımların kahrını bu ilin insanları çekiyor. İlimizdeki siyasiler başta olmak üzere, ilimizin yetiştirdiği önemli siyasetçilerimize de sesleniyorum. Yüklenici firmalarının tercihlerini kullanma noktasında ticari çıkarlarını da düşünerek ilimizin firmalarını tercih etmelerine katkı sağlansın. Yoksa ilimizde kalması gereken para dışarıya akmaya devam edecektir. İnsanımız ömürlerini bu yatırımlarda tükettiler. Bu kadarlık katkı Artvin halkına fazla görülmesin.”şeklinde konuştu.

Artvin Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Alpaslan: Baraj şirketlerinden daha fazla şoförümüze iş bekliyoruz

Artvin Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Ahmet Alpaslan’dan da konuya ilişkin açıklama geldi. Alpaslan, Artvin’de baraj ve yol inşaat çalışmalarında bulunan yüklenici firmalarının bu çalışmalar içerisinde Artvinli firmalara iş vermesi gerektiğini açıklarken ayrıca bu yüklenici firmaların daha fazla şoför esnafına da iş vermesi gerektiğini söyledi. Açıklamasında Alpaslan; “Şoför esnafımız bu ilin sorunlarını en fazla çeken meslek gurubudur. Açıkça söylemek gerekiyorsa bu inşaatlar ve yol çalışmaları sebebiyle kelle koltukta mesleklerini yerine getirmekteler. Böylesi bir ortamda baraj ve yol inşaatlarını gerçekleştiren yüklenici firmaların mutlak surette ilimizdeki şoför esnafımıza iş vermelerini talep etmekteyiz. Ancak yüklenici firmaların Artvinli firmalara iş verme noktasında fazla cömert olmadığı gibi Artvinli şoför esnafına da iş verme noktasında da çok cömert değildirler. Bu yüzden diyoruz ki mutlak surette daha fazla şoför esnafımıza iş verilmesini talep ediyoruz. Artvin halkı bu coğrafyaya sahip çıkmaktadır. Ülkemizin milli gelirine katkı sağlanması için büyük ödünler veren halkımızın devletinden beklediği daha fazla destektir. Devletimizi idare eden mülki idare amirlerimizden ve siyasilerimizden en önemli talebimiz bu noktada daha fazla girişimde bulunmalarıdır. Yüklenici firmalar ile ilimizdeki müteahhit firmalar ve de kendi meslek kolumuza uygun olarak söylersek de şoför esnafımız arasında diyalog kurulmasında yardımcı olunmasını istiyoruz. Bugün geldiğimiz noktada ilimizin koşullarının daha da zorlaştığını görüyoruz. İlimizde hayat gün geçtikçe daha da güç koşullara doğru gidiyor. Özellikle de ekonomik anlamda da ilimizde koşullar zorlaşıyor. Bu açıdan diyoruz ki yüklenici firmalar tercihlerini ilimiz esnafından, şoföründen ve müteahhitlerinden yana kullansınlar. Bu ülkemize fedakarlıkta bulunan Artvin halkının haklı bir talebidir.”şeklinde konuştu.

AGC Başkanı Tolga Gül: Yüklenici firmaların yaptıracakları tüm işleri yapacak şirketlerimiz mevcut ve uygun fiyatlarla bu işler yapılabiliyor

Artvin Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Tolga Gül ise konuya ilişkin olarak açıklamalarda bulunurken sorunun lobi sorunu olduğunu ve inşaat firmaları ile ilimizdeki taahhüt firmaları arasında irtibat kuracak kişi ve kuruluşlara ihtiyaç olduğunu söyledi. Açıklamasında yüklenici firmaların yaptıracakları tüm işleri yapacak ilimizde şirketlerimizin mevcut ve bu şirketlerin işleri en ekonomik koşullarla yaptıklarına dikkat çeken Tolga Gül, yüklenici firmaların bu işleri verme konusunda il dışındaki dengeleri dikkate aldıkları kadar ilimizdeki koşulları da dikkate almaları gerektiğini vurguladı. Başkan Gül açıklamasında; “ Baraj inşaatları ile 1997 yılında tanıştık. Bu tarihten itibaren bir çok baraj ve yol inşaatı ile karşı karşıya kaldık. Bu süreçte onlarca yüklenici firma ile tanıştık. Çoruh Postası’nın özel haberinde işlediği konu ilimizin en önemli konusudur. Tabi ki bu konu irdelenirken yüklenici firmaların ilimizdeki firmaları tercih etmediği, istihdam noktasında dışarıdan insanları getirdiği anlamı çıkartılmamalıdır. Burada çalışmalarda bulunan yüklenici firmaların ilimize ekonomik katkı sağlamadığı gibi bir düşüncenin de hakim olması haksızlık olur. İlimiz bu güne kadar ciddi anlamda ekonomik kriz yaşamamış ise bu ilimizdeki yüklenici firma sayısının fazlalığındandır. 1997 yılında baraj inşaatları ile tanıştığımızda ilimizde yüklenici firmalara taşeronluk yapacak firma sayısı oldukça azdı. Hatta bu firmalara gıda maddesi dahi satacak firma sayısı çok azdı. Ancak Artvin’in müteşebbisleri yaşanan süreçte kendilerini de geliştirerek bu alanda önemli mesafeler kat etmişlerdir. Geçen zamanda artık ilimizdeki müteşebbisler gerek hacim gerekse de kalite olarak yüklenici firmaların her türlü ihtiyacına cevap verecek pozisyona gelmişlerdir. Ben inanıyorum ki bugün yüklenici firmaların dışarıdan taşeron getirmesine gerek yoktur, böyle de ihtiyaç yoktur. Yüklenici firmaların ilimizde aradıkları her türlü taşeron firma mevcuttur ve bu yüklenici firmaların yaptırmak istedikleri her türlü işi dışarıdan getirdikleri firmalardan da uygun ekonomik koşullarda yapabilmektedirler. Bu yüzden burada asıl çağrımız şu olmalıdır: İlimizdeki taşeron firmalarının daha cesur olmaları gerekmektedir. Yükleniciliğini üstlendikleri yatırımların ilimizde yapıldığını ve bu yörenin insanlarının olumsuzlukları göğüslediklerini bilmeleri gerekir. Mutlaka kendi ekonomik koşullarını göz önüne almaları gerekir. Bunu kabul ediyoruz. Ancak yaklaşık fiyatlar, hele hele de daha uygun ekonomik teklifler karşısında yüklenici firmaların tercihlerini kesinlikle ilimiz firmalarından yana kullanmaları gerekmektedir. Bu biz Artvin halkının en doğal ve haklı talebidir. Tabi ki burada yüklenici firmalar ile ilimizdeki şirketler arasında gerekli kontağı kuracak kişi ve kuruluşlara ihtiyaç vardır. Bu kişi ve kuruluşlara da ilimiz bürokrasisi ile siyasilerinin de destek vermesi gerekmektedir. Aslında yapılması gerekene en güzel örnek Doğuş İnşattın çimento taşıma işini Artvin kamyoncular kooperatifine vermesidir. İşte çimento taşıma işinin ilimizdeki kooperatife verilmesinde ön ayak olan Artvin Valisi Necmettin Kalkan, Milletvekili İsrafil Kışla, İl Başkanı Erkan Balta’nın çabaları ile bugün ilimiz kamyoncuları yıllarca imrendiğimiz çimento taşıma işini gerçekleştirmektedirler. Bugün baktığımızda aynı şirketin elektrik nakil hatları işinde dahi dışarıdan firma arayışları hatta bu işi ilimizde daha ekonomik şartlarda yapacak firmalar olmasına karşın dışarıdan firmaya iş vermesi gündeme gelmiştir. Bence asıl buradaki yanlış çimento taşıma işinde olduğu gibi gerekli iletişimin kurulmasına destek verilmesidir. Tekrar altını çizmek istiyorum ki; ilimizdeki firmalar ile yüklenici firmalar arasında kontak kuracak kişi ve kuruluşlara ihtiyaç vardır. İlimizdeki STK ve basının da bu yönde gündem oluşturarak bu kişi ve kuruluşlara cesaret vermesi gerekmektedir” ifadelerini kullandı.

Yüklenici firmaların ilimiz medyasını da desteklemesini bekliyoruz

Açıklamaların son bölümünde AGC Başkanı Gül, baraj ve yol inşaatlarını yürüten yüklenici firmalara bir çağrıda bulunurken, firmaların ilimiz medyasını da reklamlarla desteklemesi gerektiğini vurguladı. Bu yönde yüklenici firmaların gerek ilimizdeki gazeteciler cemiyetini gerekse de bizzat gazete ve radyo kuruluşlarını arayarak ilimiz medyasının gelişmesine maddi ve manevi destek vermesini de beklediklerini belirten Gül, ilimiz medyasının bu ilde görev yaparken yaşadığı zorlukları paylaşması noktasında yüklenici firmaların özveride bulunması gerektiğini de sözlerine ekledi.

Müteahhit Ahmet Özçelik: Taşeron firmalar sebebiyle ilimizde bir çok esnaf iflasın eşiğine geldi

Haber çalışması sırasında olayın olumsuzluklarını yaşayan kişi ve kesimlerden de konunun oluşturduğu sorunlara ilişkin açıklamalar aldık. Bu isimlerden biri ilimizde müteahhitlik yapan ve bir dönem AK Parti eski il başkanlarından Ahmet Özçelik ise konuya farklı bir boyut getirdi. Özçelik yaptığı açıklamada taşeron şirketlerin ucuz bir fiyatlarla aldıkları fiyatlar sebebiyle ciddi ekonomik sıkıntılara girdiklerini ve bu sıkıntılar sebebiyle işleri yapamadıklarını ve birçoğunun işi bırakıp ortadan kaybolduklarını söyledi. Ahmet Özçelik açıklamasında; “ İlimizde yapılan yatırımları devletten ihale ile alan firmalar düşük fiyatlarla bu ihaleleri almaktadırlar. Ayrıca asıl ihaleyi alan firmalardan daha düşük fiyatlarla iş alan firmalar olmaktadır. Bu firmalar işi aldıktan sonra belli bir süre işi yürütmekteler. Bu sırada bulundukları bölgelerdeki esnaftan alışveriş yapıyor, benzin alıyor, malzeme temin ediyor, işçi çalıştırıyor. Düşük fiyata aldıkları işi yaşadıkları ekonomik sıkıntılar sebebiyle tamamlayamadan ortalıktan kaybolmaktadırlar. Alışveriş yaptıkları firmalar, çalıştırdıkları işçiler maalesef herhangi bir muhatap bulamamaktalar. İşin asıl sahibi ödemeleri kabul etmediği gibi resmi kurumlarda konuyla ilgili bir şey yapamayacaklarını söylemektedirler. Bu yüzden diyoruz ki mutlak surette ilimizdeki yüklenici firmalar ilimizdeki firmaları tercih etmeli. Çünkü ilimizdeki firmalar işi yapsa da yapmasa da iş yaptıkları esnafları ve çalıştırdıkları kişileri yeniden gördükleri için bir yere kaçmamaktalar ve ödemelerini yapmaktalar. Bizler devletimizin büyüklerinden ricada bulunuyoruz. Konuya çözüm bulun lütfen. Artvin ekonomisi gün geçtikçe daha da sıkıntıya girmektedir. Her gün daha da fazla kanayan yaraya parmak basılmalıdır.”ifadelerine yer verdi.

Taşeronlar işçilerin maaşlarını ödemiyor

Olayın bir başka yönü de yüklenici firmaların dışarıdan getirdikleri taşeronlar ve DSİ, Karayolları gibi kuruluşlardan düşük fiyatlara iş alan taahhüt firmalarının çalıştırdıkları alın terini akıttırdıkları işçiler ve alışveriş yaptıkları esnafların durumu. Bu noktada ise tam bir trajedi yaşanıyor. İlimizde daha küçük işlerle uğraşan baraj ve yol inşaatlarındaki dışarıdan gelen taahhüt firmaları ödemelerini yapamıyor. İş yaptırdıkları, alışveriş yaptıkları firmalar ile çalıştırdıkları işçilerin maaşlarını ödeyememekteler. Başta Yusufeli güzergahında yol yapan birkaç firma olmak üzere ilimize gelen taşeron firmaların büyük bir bölümünün yapamadıkları bu ödemeler nedeniyle esnaf iflasın eşiğine geldi. Çalışan işçiler ise alamadıkları ödemeler sebebiyle büyük ailevi sorunlar yaşıyor.

İşimizi kaybetme korkusu yaşıyoruz

Hiç kuşku yok ki konunun bir başka yönü de çalışan işçiler yönü. Son olarak Doğuş tarafından ihalesi iptal edilen RM Elektrik firmasında çalışan işçilerde işlerini kaybetme korkusu yaşanıyor. RM Elektrik firması planlamalarını yeni iş planlarına göre yaparken, ilimizdeki yüklenici firmalardan yeni iş alamayınca çalışanların işine son verme ile karşı karşıya. İşlerini kaybetme korkusu yaşayan RM Elektrik firması çalışanlarından Erkan Albayrak ve operatör Yener Bakır’ın ifadeleri ise yaşanan trajediyi gözler önüne seriyor. RM Elektrik gibi Artvin özelinde büyük bir firmada çalışan işçiler adına açıklama yapan Albayrak ve Bakır, Artvin’deki pek çok

taahhüt firmasında çalışan işçilerin işlerini kaybetmeyle karşı karşıya olduklarını savundular. RM Elektrikte çalışanların tamamının Artvin’de ikamet ettiğine vurgu yapan Albayrak ve Bakır, barajlar kenti olan Artvin’de dışarıdan gelen taşeron firmalar sebebiyle işsiz kalmayla karşı karşıya kaldıklarını savundular. İlimize gelen taşeron firmalarda çalışmaları durumunda ise paralarını alamadıklarını ifade eden işçiler, son ihale iptal olayına Artvin’in iş ve siyaset dünyasının tepki göstermesi ve sivil toplum kuruluşları ile basının da konuyu gündeme taşıması gerektiğini savundular. Kendileri gibi yüzlerce işçinin işsiz kalma korkusu yaşadığını anlatan işçiler, Artvin’deki yüklenici firmaların Artvinli firmaları tercih etmemesi durumunda hızlı bir göçün yaşanmasından korktuklarını da sözlerine eklediler.

Yüklenici firmaların tercih haklarını Artvinli firmalardan yana göstermeleri talep ediliyor

İlimizdeki bir çok taahhüt işi yapan firmaların temsilcileri ile görüşmede bulunduk. Yaptığımız görüşmeler ve araştırmalar ortaya koydu ki ilimizdeki yüklenici firmalar gıda başta olmak üzere düşük bütçeli işlerde ilimizdeki firmaları tercih etmekteler. Ancak bütçe rakamları büyüdükçe yüklenici firmaların tercihleri de ilimiz dışına kaymakta. Bu da ilimizde kendilerini büyütmek ve geliştirmek yönünde bu yüklenici firmaların verecekleri işlere ihtiyacı olan taahhüt firmalarının gelişmesinin önüne geçmektedir. Yüklenici firmaların tercihlerini dışarıdan yana kullanmaları başta istihdam olmak üzere bir çok noktada ilimiz ekonomisine eksi anlamda yansımaktadır. İlimizdeki baraj ve yol inşaatlarını yapan yüklenici firmaların tercihlerini ilimiz firmalarından yana kullanmalarını talep ediyor ve bekliyoruz. Bu inşaatların her türlü olumsuzluklarını yaşayan Artvin halkı olarak buna hakkımız olduğunu ifade ederken, Artvin’in yetiştirdiği siyasilerimize de konuyla ilgilenmeleri üzerine talepte bulunuyoruz. Bugüne kadar ilimize sağladıkları katkılardan dolayı tüm yüklenici firmalara teşekkür ederken, bu katkıların kat ve kat artmasını bekliyoruz.  İlimiz siyasileri ve STK’larından da beklentimiz bu yönde sürekli bir gündem oluşturmalarını talep ediyoruz.

Ülkemizin kalkınması için yapılması gerekli olan bu yatırımların yapımı aşamasında çekmiş oldukları sıkıntıların karşılığı olarak yerel firmalarımıza hak etmiş olduğu ekonomik katkının sağlandığını görmek dileğiyle.