CHP Aday Tanıtım Toplantısında Samimi açıklamalarda bulunuldu

Artvin Cumhuriyet Halk Partisi aday tanıtım toplantısında küskünlüğün olmadığını ifade ederek birlik ve beraberlik mesajları verildi.

Cumhuriyet Halk Partisi Artvin Merkez İlçe Örgütünün düzenlediği aday tanıtım toplantısı adeta CHP’nin gövde gösterisine tanık oldu. Uzun bir aday belirleme sürecinin ardından geçtiğimiz hafta sonu CHP Genel Merkezi tarafından Artvin Belediye Başkan Adayı Emin Özgün olarak açıklanmıştı. Artvin Merkez ilçe örgütü dün basın mensuplarıyla bir ara gelerek aday tanıtım toplantısı gerçekleştirdi. Parti binasında gerçekleşen aday tanıtım toplantısına Artvin Belediye Başkanı Emin Özgün, CHP İl Başkanı Seçkin Kurt, Merkez İlçe Başkanı İlyas Şahin, eski il başkanı ve aday adayı Selim Bilgin, İş adamı Ali Yücel Kurt, il ve ilçe yöneticileri ve basın mensupları katıldı.

İl Başkanı, Merkez İlçe Başkanı, belediye adayı ve aday adayları tek tek konuşmalarını gerçekleştirdiler. Samimi konuşmaların yaşandığı toplantıda bütün konuşmacılar yaşanan sürecin parti içinde çekişmeleri getirdiğini bundan da mutluluk duyduklarını ifade ederek her şeye rağmen Belediye başkanlığı seçimi için birlikte çalışmalara devam edeceklerini ifade ettiler.

Şahin: “Mevcut Belediye Başkanımız Emin Özgün’ün Adaylığı Artvin Halkına Partililerimize Hayırlı Uğurlu Olsun”

Toplantının maksadından bahseden CHP Merkez İlçe Başkanı İlyas Şahin yaptığı konuşmada; “Cumhuriyet Halk Partisi Artvin İl aday tanıtım toplantımıza hoş geldiniz. 15 Temmuz’da başlayan hareketli bir süre yaşadık. Cumhuriyet Halk Partisi Merkez Yürütme Kurulunun belirlemiş olduğu esaslar dahilinde, aday adayı olmak isteyen yöneticilerimiz, yöneticilik görevlerini bırakmalarıyla başlayan daha sonra tüm Türkiye’de eğilim yoklamaları, kamuoyu anketleri gibi heyecanlı ön seçim yarışlarıyla Artvin Merkez’de de il belediye başkanı için üye bazlı yapılan ön seçim sonucunda 22 Aralık Pazar günü yine parti meclisinin resmiyete kavuşturduğu açıklamayla birlikte siz değerli basın mensuplarının huzurlarındayız. Artvin merkezde 15 Temmuz sürecinden bu yana il belediye başkanlığı adalığında birbirinden değerli üç belediye başkan aday adayımız yarıştı. Heyecanlı ve parti içi çekilmelere neden olan güzel bir ön seçim sürecini yaşattık.  Bu anlamda bütün aday adaylarımıza huzurlarınızda merkez ilçe örgütüm adına teşekkürleri borç biliyorum.

Mevcut Belediye Başkanımızı da bu vesileyle tekrar kutluyorum. Cumhuriyet Halk Partimizin Artvin İl Belediye Başkan adaylığı yolunda kendisinin partililerimize ve tüm Artvin halkına kamuoyuna hayırlı uğurlu olmasını diliyorum” diyerek konuşmasını sonlandırdı.

Selim Bilgin: Belediye Başkanımıza İçten Başarılar Diliyorum

CHP aday tanıtım toplantısında konuşan CHP eski İl Başkanı ve aday adayı Selim Bilgin, toplantıda en dikkat çeken konuşmayı yaptı. Bilgin Emin Özgün’ü içtenlikle desteklediğini ifade ederek, Genel Merkezin tutumunu da eleştirdi. İşte Bilgin’in o konuşması:

“Büyüklerimizden biz Cumhuriyet Halk Partililer olarak şunu öğrendik.  Parti herkesten büyüktür, kişilerden büyüktür, en büyük Cumhuriyet Halk Partisidir. Her Cumhuriyet Halk Partili birey aynı şeyleri düşünecek diye bir kaide yoktur. Önemli olanda bu zaten, farklılığın bir arada bulunmasıdır. Buradan da kolektif akıl, birlikte akılla Cumhuriyet Halk Partisine hizmet etmektir. Ben başta üç dönemdir belediye başkanımız olan Sayın Belediye Başkanımızın dördüncü dönem Belediye Başkanlığı yolunda Cumhuriyet Halk Partisine, Belediye Başkanımıza, başarılar diliyorum. Bunu da içten diliyorum.

Siyasette Küsmenin Yeri Yoktur  

Şöyle bir şeyden bahsetmek istiyorum önemli olan örgüt içinde iletişimdir. Eğer iletişimi böyle kuramasak yanlış anlaşılmalar ya da kümseler kırılmalar olur. Siyasette küsmenin yeri yoktur. Az öncede dedim önemli olan kolektif akıldır birlikte akıldır.  Sayın Belediye başkanımıza da şunu söylemek isterim ustalık dönemi bitmiştir Sayın Başkanım en büyük sensin büyüklere de bazı görevler düşer,  onu da en iyi siz biliyorsunuzdur. Büyükler artık kapsayıcı olacaktır kimseye kızmayacağınızı söylediniz zaten. Çünkü herkes 1994-20014 Cumhuriyet Halk partililer Emin Özgün’ün önünde, arkasında yürüdüler yürümeye de devam edecekler. 30 Mart’ta da Cumhuriyet Halk Partisi CHP bayrağını Belediye burcuna takacaktır.

Bilgin’den CHP Genel Merkezine Sitem

Eski il başkanı olarak da şu anekdotu belirtmek istiyorum. Bir ön seçim süreci yaşadık, herkesin okul arkadaşlığı var hısım arkadaşlığı var gönül arkadaşlığı var bir şekilde hayatı beraber yaşıyoruz. Burada bir parti üyemiz birisine oy vermiştir. Bir başka üyemiz bir başkasına oy vermiştir. Sonunda her üyemiz CHP’ye oy vermiştir. Ancak ben şöyle bir not düşmek istiyorum. Bu süreçten sonra Türkiye’de Cumhuriyet Halk Partisi, belediye başkan adayı olan herkes aday olmuştur. Madem böyle bir sonuç ön görülmüş CHP Genel Merkezi tarafından o zaman ön seçimle bizi meşgul etmemeleri lazım. Emin Özgün’e devam edilecekse Emin Özgün’le devam ediyoruz diye 3 ay önceden söylememiz lazım. Bu sitemim benim Genel Merkezedir. Buradaki parti yönetimiyle alakalı değildir. Nitekim de öyle olmuştur bize Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezi çok önceden aday belirleyeceğini, çünkü adaya çalışma imkanı tanıyacağını söyleyerek genelgeler gönderdi. Ocak ayı gelmiş daha geçen hafta kesinleşiyor. Ne olursa olsun biz parti içinde tartışır ederiz sonuçta onun zamanı bellidir o zaman geldiğinde tek yumruk olmasını becermişizdir becermeye de devam edeceğiz. Bu partiye gönül verenler asla çıkar menfaat doğrultusunda bu partinin kapısını açmayan insanlardır. Bu partiye oy verenlerin bizden beklentileri vardır. Türkiye’nin durumu ortadadır. Küsmece darılmaca yoktur herkes kendi üstüne düşeni yapmak durumundadır” dedi.

Parti büyüğü filan yoktur en çok çalışan parti büyüğüdür. 

Bilgin konuşmasının devamında bazı partililere de sert çıkıştı. Bilgin konuşmasında; “CHP’de çok konuşmak, çok iş yapmak anlamına gelir duruma gelmiştir. Bu yanlıştır arkadaşlar çok konuşmayı bırakacak. En çok iş yapan en kıymetli en değerli partilimiz olmalıdır. Çok konuşanı çok çalışanı ayırt etmemiz lazım. Bu süreçten sonra Selim Bilgin olarak tek beklentim şudur dükkanlarında kenar köşede oturup parti büyüklüğüne soyunanlar buraya çocuklarını eşlerini de getirmek zorundadır.  Biz karşılıksız çıkarsız 20 yıldır bu partinin hizmetindeyiz. Bunlardan bir şey olmaz diyenler kendi çocuklarını eşlerini bu partiye getirecekler Sayın Başkana seçimde katkı vermek zorundadırlar. Parti büyüğü filan yoktur en çok çalışan parti büyüğüdür” diyerek sözlerini tamamladı.   

Ali Yücel Kurt: “En Kötü Seçim Seçimsizlikten İyidir”

Ön seçime giren bir başka aday adayı eski Merkez İlçe başkanlarından iş adamı Ali Yücel Kurt’ta sözlerine Genel Merkezin aday belirleme sürecini eleştirerek başladı. Her fırsatta üye bazlı ön seçimin yanında olduğun ifade eden Kurt, “sevabıyla günahıyla bir seçim yaşadık en kötü seçim seçimsizlikten iyidir” dedi. Ali Yücel Kurt yaptığı konuşmada; “23 Kasım’a kadar olan süreçten tabi ki Genel Merkezimizin hataları da vardı, yanlış taktikleri de vardı. Süreci aştı ama sürecin ne olduğunu belli etmedi. Süreç içerisinde tekrar süreci uzattı. Bunlar tabi ki ülkemizde demokrasi ve parti içerisinde demokrasiyi biz biliriz bizde vardır deriz. Demek ki bizde bunu kelimenin tam anlamıyla bizde tam başaramıyoruz. Ne İlimiz de ne de Genel Merkezimizde bu gerçek ve net bir olaydır. Bunu tartışmaya bile gerek yok. Çünkü demokrasiyi demokratik ölçüler çerçevesinde o sınırlar o seviyede işletmeniz gerekir. Yöneticiler bu bilgi ve donanım içerisinde olması gerekiyordu. Ama olmadı sevabıyla günahıyla bir seçim yaşadık.  Çok şeyler konuşuldu yazıldı çizildi.  Ama ben şuna devamlı inanıyorum en kötü seçim seçimsizlikten iyidir.   

Bizde bu süreci kapattık önümüzde 30 Mart süreci var 30 Mart sürecine biz hep beraber gidelim diye çalışmalarımız var. Bu çalışmalara gönül isterdi ki bundan üç ay önce iki ay önce yapabilelim ama biz bunu örgütümüz, üyelerimiz Artvin halkının katkılarıyla bu süreci daha iyi kapatabileceğimize inanıyorum. Hepimiz halkla iç içe olan insanlarız uyumlu olan insanlarız. Bu süreci daha çok katılımla sadece bunu parti ve yöneticileriyle değil daha çok diğer üyelerimizin katkılarıyla başaracağız ki ülkemiz çok korkunç süreçten geçiyor. Biz zaten zor günlerin partisiyiz. Gerçektende 1999’dan sonra zor günler yaşadık. Öyle gözüküyor ki gerek ilimizde olan gerek ulusal anlamda gündem konularına baktığımız zaman bu süreç daha da zor günlerin habercisidir. Dolayısıyla daha zor günlerin habercisi olan içinde bugünlerde biz birbirlerimize daha çok tutkun olmalıyız. Artık ben, değil biz olmalıyız. Artık ben bunu yaptım değil biz bunu yaptık olmalıyız. Kolektif yaşamın gereği neyse her seviyede ama her sahada ama her noktada bunu yapabilmeliyiz.  Sadece ve sadece CHP’nin iktidarı ama yerelde ama genelde gibi görmeyip ulusumuzun çıkarı toplumumuzun çıkarı anlamında düşünmeliyiz o yüzden biz demeliyiz ki biz artık biz olmalıyız” ifadelerine yer verdi.

Ön Seçim Sonrası Olumsuz Şeyler Düşleyen Mihraklar Hayal Kırıklığına Uğramıştır

Konuşmasına Cumhuriyet Halk Partisinin tarihindeki seçimleri her daim partiye güç kattığını iddia ederek başlayan Emin Özgün Artvin’de yapılan ön seçimin Cumhuriyet Halk Partisi tarihine geçen bir seçim olduğunu söyledi.

Artvin’de ki ön seçimin çok seviyeli bir seçim olduğunu belirten Özgün yaptığı konuşmada; “Bundan önceki seçimlerde seviyeliydi. Bu seçimin CHP tarihine altın harflerle geçtiğine inanıyorum. Düşünün ki 3 aday var 3 adayın kadın kolları gençlik kolları, ekipleri inanılmaz bir çalışma yapıyor ve her yerde CHP konuşuluyor. Sadece Artvin değil Artvin’in dışında ki milyonlarca Artvinli de bu seçimi konuştu. İnanılmaz seviyeli ve güzel bir ön seçim oldu” dedi.

Ön seçimden sonra birilerinin değişik anlamlar çıkardığını vurgulayan Başkan Özgün; “Rakiplerimiz bu ön seçimden sonra CHP’de birlik ve beraberliğin olmayacağını düşünmüşlerdi. Örgütüm ve diğer arkadaşlarım onları hayal kırıklığına uğratmıştır. Buradan onlara sesleniyorum. Asla ve asla Cumhuriyet Halk Partisinin sosyal demokrat düşüncenin bayrağı Artvin kalesinden inmemiştir. İndirmeye de kimsenin gücü yetmeyecektir.

Artvin’de eşimden başkan Özgün soyadlı bir akrabam yok. Benim akrabalıklarım Artvin’de sokakta olmuştur. Benim siyasi akrabalıklarım olmuştur. İşte bugün buradaki manzara siyasi akrabalıkların ne kadar önemli olduğunu göstermiştir. Artvin’de 3 dönem belediye başkanlığı yapıp da ön seçim yapılan tek il. Benim CHP’de öğrendiğim kurala göre 3 dönem belediye başkanlığı yapan bir adam ya aday olmaz ya da ön seçime girmez. Ön seçim sonrası olumsuz şeyler düşünen mihraklar hayal kırıklığına uğramıştır. Bakın atama olan yerlerde ne kadar sıkıntı çekiyoruz. Gönül isterdi ki Artvin’in bütün ilçelerinde ön seçim yapılsaydı. Artvin Cumhuriyet Halk Partisinin İl Belediye Başkan Adayı seçimin de gösterilen özveri CHP’nin tüm ülkedeki mücadelesine örnek olur.

CHP Dün Olduğu Gibi Bugünde Bu Birlikteliği Sağlamıştır

Tecrübeli bir belediye başkanı ve tecrübeli bir belediye başkan adayıyım.1994’te ki SHP-CHP ayrımını bir yana koyarsak 3 dönemdir nasıl çalıştığımızı neler yaptığımızı arkadaşlarımız bilirler. Cumhuriyet Halk Partisinde Sosyal Demokrat anlayışta birlik beraberlik sağlandı mı başarı kaçınılmazdır. Mutlak başarı olur. Ama eğer birlik beraberlik sağlanmazsa başarı olmaz. Bu her işte böyledir. Görüyorum ki Cumhuriyet Halk Partisi dün olduğu gibi bugünde bu birlikteliği sağlamıştır. Bundan sonra da sağlamaya devam edecektir. Söylediğim gibi tecrübeli bir adayım. Geçmiş dönemler ait çalışma programlarımız var. Arkadaşlar zaten hayatın içinde çalışıyorum. Şunu unutmayın Artvin’de 15 senedir çalışıyoruz. 15 Ocak’ta çalışmalarımıza start verdiğimiz zaman önümüzde ki 2.5 ayda ki sistemli çalışmalarımız neticesinde başarılı olacağımıza inanıyorum. Cumhuriyet Halk Partisi dışında gelişen şartlar ve koşullar bu dönemde daha başarılı olmamızı sağlayabilir. Kısmen zaten çalışıyoruz 15 Ocak’ta başlarsa 75 günlük süre bize yeterli olur. Startı verdiğimiz zaman ara vermeden sonuna kadar çalışacağız. Ben aday olarak bana düşen görevi sizlerde yöneticiler olarak üzerlerinize düşen görevi laikiyle yapacağınız inancındayım. Başarı bizimle olacak.1 Nisan 2014 tarihinden sonrada geçmişte ve şimdi olduğu gibi çalışmaya ve Artvin’e hizmet etmeye devam edeceğiz.” dedi.

Çıtayı Yükseltmek İçin Çalışıyoruz

Toplantıda son kişi olarak açıklamalarda bulunan CHP Artvin İl Başkanı Seçkin Kurt CHP’de seçim sürecinin 15 Temmuz’da aday adayı olacak kişilerin parti yönetimlerinden istifa etmesiyle başladığını söyledi. Kurt konuşmasında; “Aday belirleme sürecinin bu zamana kadar uzayacağını bilseydim örgütte çalışan arkadaşlarımın istifalarını kabul etmezdim. Cumhuriyet Halk Partisi çıtasını ne kadar yukarda olursa olsun bir santim bile olsa yukarı çıkarmak için İl ve İlçe yönetimlerimizle 4,5 yıldır çalışıyoruz. Bu zaman süreci içerisinde kendimize karneler çıkardık. Tüm örgüt toplantılarında şunu savundum. Cumhuriyet Halk Partililer sadece secim sürecinde değil her dönem partimize destek veren yada vermeyen halkımızın yanında olsun. Bizi diğer siyasi partilerden ayıran düşünce budur. Bizim siyasetimiz insan üzerinedir hizmet üzerinedir. Biz siyasetimizi kişisel çıkarlar ve aile bağlılıkları üzerine yapmayız. CHP’nin özü budur. Bunun ne kadar doğru olduğunu ülke gündeminden de anlayabiliyoruz.  

9 Belediyenin 9’unuda Alacağız.

Yaklaşık 1,5 aylık ön seçim süreci yaşadık. Keşke her ilçemizde bunu yapabilseydik. Ama Genel Merkez tasarrufunu bu yönde kullandı. Bizde genel merkezin bu kararına saygı duyduk. Genel Merkez de elinde ki kamuoyu yoklamaları bilgi ve belgelere göre ilçelerde ki adaylarını belirlemiştir. İlçelerimizde de burada ki gibi birlikteliği sağlayıp Artvin’de mevcutta 9 olan belediyelerin 9’unuda önde olduğumuzu kamuoyuna bildiriyorum.9 Belediyenin 9’unuda alacağımıza inanıyorum. Bundan sonra ki toplantımız tüm halkımızın katılacağı geniş bir toplantı olacak. Bu toplantıda adaylarımız halkımızın önüne çıkaracağız.

Belediyeyi Yüzde Yüz Kazanacağız

Biz bu örgütü devraldığımız da Artvin’de ki 12 belediyenin 8’ine sahip olan bir örgüt vardı. Artvin’de yüzde 80’lere tekâmül eden CHP iktidarı vardır. Biz burada elimizde olanın üzerine koymak için mücadele ediyoruz. Bizim demokrasi adı altında yaptığımız aile içinde ki bayrak yarışlarımızı birileri yalnızca yukarıdan gelen emirlere biat ettikleri için kendi içlerinde kavga olarak düşündüler. Tartıştık, elbette tartışacağız. Biz bu tartışmakları aile içinde elbette yaşar ama sokağa çıktığımızda kendi partilimize bizden olan birine ne laf söyleriz nede söyletiriz. Bu aile içi yarışı yaptık öyle yada böyle hiçbir tartışmaya yer vermeden Sayın Başkanımız önümüzdedir. Sahip olduğumuz belediyeyi yüzde yüz kazanacağımıza inancım tam. Bunu buradan tüm kamuoyuna duyuruyorum. Biz belediyeyi kazanmak için uğraşmıyoruz. Burada ki belediyeler bizim uğraşacak arkadaşlar diğer siyasi partide ki arkadaşlardır. Ellerinden geleni yapsınlar bundan önce bakanlarla başbakanla gelip hüsrana uğradıkları Artvin’de başarılı olamayacaktır. Artvin’in kalesine yine Cumhuriyet Halk Partisi’nin bayrağını dikeceğiz. Bundan da hiçbir CHP’linin endişesi olmasın” diye konuştu.

İl Başkanından Gündem Değerlendirmesi

Konuşmasının son bölümünde ülke gündeminde ki değerlendirmelere yer veren Seçkin Kurt Türkiye’nin 11 gündür kritik bir dönemece girdiğini ifade etti. Seçkin Kurt konuşmasında; “3 Bakan çocuğunun gözaltına alınmasıyla başlayan yolsuzluk günde mi hiç kimsenin tahmin edemeyeceği boyutlarda nereye varacağı belirsiz bir cenaze olarak ortada duruyor. Bakan çocuklarının sabah 5 operasyonlarıyla gözaltına alınmalarına önce ki gözaltılar da olduğu gibi karşıyız. Gözaltına alınanlarının babalarının Bakan olması hatta birinin de İçişleri Bakanının oğlu olması münasebetiyle bu konuda tahkikat yapacak birimlerin kişiye bağlı olması sebebiyle biz bu üç Bakanın istifa etmesini istemiştik. Bakanlar ne yaptı. Sayın İçişleri Bakanımız onlarca Emniyet Müdürünün görev yerinde değişiklik yaparak bir hafta sonra istifa ettiler. Peki, bu görev değiştirmeler neyin nesiydi. Sayın Bakanın oğlu halk nezdinde yolsuzluk suçuyla suçlanıyor. Kesin suçludur diye de bakmıyoruz. Sonuçlarını da tahmin edemiyoruz. Ahlaki olarak görevi bırakmasını söylediğimiz Sayın Bakan savcılarında önünü tıkayarak Emniyet ve Yargı arasında aşılması çok zor dağlar bırakarak istifa etti. Akabinde Zafer Çağlayan istifa etti.  En son istifa eden Erdoğan Bayraktar’ın istifa etmesinin akabinde yaptığı açıklamada okların nereye yönelmesi gerektiğini devletin Bakanı söylüyorsa oraya bakmamız lazım. Erdoğan Bayraktar bir ülkenin başbakanında aynı yolsuzluğun içinde olduğunu söyleyerek istifa etmiştir. Sayın başbakan yaptığı açıklamalarda bunun dış mihraklarca yapıldığını ve Türkiye’nin önünün kapatılmaya çalışıldığını söylüyor. Halk Bankasının değerinin borsada aşağıya indiğini ifade ediyor. Bir bankanın Genel Müdürü bu ülke yaşayan insanların yüzde 90’ının bir arada göremeyeceği 4,5 milyon dolar bir parayı kendi genel müdürü olduğu bankaya yatırmayıp da ayakkabı kutularına saklarsa, o bankaya kendisi güvenmiyorsa o bankanın değeri düşmez mi? Bu Türk insanının aklıyla dalga geçmektir. Ben inanıyorum ki Türk insanı bunların hiç birini kabul etmeyecek” diyerek konuşmasını tamamladı.

Toplantı basın mensuplarının sorularının cevaplandırılmasının ardından son erdi.