Artvin’de Eğitim-Sen Artvin Şubesi öncülüğünde aralarında CHP, ADD,78’liler Girişimi ve KESK gibi STK’ların katılımıyla 4+4+4 eğitim sistemine yönelik bir basın açıkçamsı yapıldı.

 

                       Artvin Kızılay Kan merkezi önünde yapılan basın açıkçımsını Eğitim-Sen Artvin Şube Başkanı Köksal gümüş yaptı.

 

                          Gümüş Yaptığı basın açıklamasında “Başbakanın dindar nesil yetiştireceğiz söylemiyle başlayan ve 2012 Mart ayında gündeme gelen yeni Eğitim sistemi bizim bütün mücadelemize ve kamuoyu muhalefetine rağmen ciddi hiçbir akademik kurula ve Eğitimcilerin temsilcileri olan sendikalara danışılmadan (adı malum olan sendika hariç)yangından mal kaçırırcasına 30 Mart ta meclisten çıkarılarak yasalaşmıştır. Bu haliyle çıkarılan yasa piyasacı ve gericidir” derken konuşması Dindar Nesil Dedik Eğitimi yedik sloganıyla kesildi. Konuşması değişik sloganlarla sık sık kesilen Gümüş şunları dile getirdi.

 

                       “Çocuklarımızın ve ülkemizin geleceğini şekillendirecek olan eğitim sistemi toplumun tüm kesimini çok yakından ilgilendirmektedir. AKP hükümetinin tüm topluma dayatma olarak yasallaştırdığı bu sistem, veli ve eğitim emekçilerini de ciddi sorunlarla karşı karşıya getirmektedir.

 

 

                       Okulların ilkokul, ortaokul ve imam hatip ortaokullarına dönüştürülmesi sürecinde öğretmen ve öğrencilerin fiilen sürgün edileceğini, bu durumun Eğitim sisteminde büyük bir kargaşaya neden olacağını ısrarla vurguladık. Şu an yaşanan durumlar bu tespitimizin ispatıdır. Okullarda yaşanan dönüşüm sonrası büyük miktarda öğrenci zorunlu yer değiştirmek ve on binlerce öğretmen zorunlu olarak tayin istemek zorunda kalmıştır.

                        

                    Bütün bu kaos ortamında işbirlikçi sermayenin temsilcisi olan AKP’nin Eğitimi piyasalaştırma anlayışının devreye girdiğini görüyoruz.

     

Nasıl mı?

                Yaşanan bu kargaşanın velilere doğuracağı ekstra külfetler. Velileri fiili olarak özel okullara yönlendirecektir. Kamuya ait okullar zamanla gözden düşürülecek özel okullar hükümet eliyle daha cazip hale getirilecektir. vb örnekler çoğaltılabilir.

Son günlerde Başbakanın dershaneleri kaldıracağız söylemleri önemlidir ve bir göz boyamadır.

Başbakan dershane sahiplerine “sizlerde özel okul açın” tavsiyesinde bulunması tesadüf değil, eğitimin piyasalaştırmasının kapatılması planlanan dershaneler aracılığı ile eğitimin özelleştirilmesi anlamına gelmektedir.

 

                   Okula başlama yaşının 60 aya kadar indirilmesinin pedagojik olmadığını Eğitim bilimine temelden aykırı olduğunu 72 aydan küçük çocuklarının pisikomotor gelişimini tamamlamadığını ilkokul eğitimine hazır olmadığı ve anaokuluna gitmesi gerektiğini özellikle belirtiyoruz.

66 ile 71 ay arasındaki çocukları otomatik olarak ilkokula kaydederek henüz gelişimini tamamlamamış 600 bin çocuğun geleceği ile oynanmıştır.

 

                 Milli Eğitim Bakanının son günlerde yaptığı talihsiz ve ehliyetsiz açıklamaları (Bölücüler ve laikçiler karşı çıkıyor gibi)  toplumu germektedir ve fiili olarak ayrıştırmalara ve kamplaşmalara sebep olmaktadır. Ama biz AKP iktidarın sadece dindar değil beraberinde kindar nesilde yetiştirme hevesinde olduğunu biliyoruz. Bu ülkenin kamu vicdanı olan bizler “bir arada yaşamı” savunarak bu ülkede Barış ve kardeşlik ortamını bozacak her anlayışın karşısında olduğumuzu bir kez daha bilinmesini istiyoruz.

 

Göreve yeni başlayan İl Milli Eğitim müdürümüzün başlangıçta çalışkanlığı ve samimiyetine güvenmekteydik. Bu güvenin devam etmesini de umuyoruz.

 

            Okulların dönüştürülmesi sürecinde hiçbir sendikanın fikri alınmamıştır. Okulların dönüştürülmesi tıpkı yasanın meclisten çıktığı süreç gibi işletilmiştir.

  

                Artvin ilinin fiziki koşulları ve öğrenci yoğunluğunun olduğu yerleşim yerleri göz önünde bulundurulmadan okullar belirlenmiştir.(buna en çarpıcı örnek gazi İlköğretim okuludur)

Bu durumdan ilköğretim çağındaki çocuklar olumsuz etkilenecektir. Hele ilkokul öğrencilerimiz uzak okullara gönderilerek daha da zor durumda kalacaklar. Velileri de beslenme ve ulaşım gibi ek külfetler beklemektedir. İlimizin eğitimi ile ilgili alınan karalardan ve kimsenin istemediği doğacak olumsuzluklardan eğitim çalışanları sorumlu değildir.

 

            Eğitim emekçileri olarak bütün bu olumsuzlukların takipçisi olduğumuzun bilinmesini istiyoruz.

Artvin’de eğitim camiasına bütünlüklü ve bir aile sıcaklığı ile yöneticilerin yaklaşmadığı sürece kimse başarı beklemesin.”dedi.

Basın açıklamasının ardından slogan atan gurup olaysız şekilde dağıldı.