Arhavi Halkı Madene Karşı Tek Yürek Oldu

Arhavi Eski Cami Meydanı’nda toplanan halk, maden projelerine karşı tek yürek oldu. Yapılan basın açıklamasında “Madeni istemiyoruz” denildi.

Arhavi Eski Cami Meydanı’nda saat 17.00’de madenler, dereler ve HES uygulamaları ile ilgili bir basın açıklaması yapıldı. Yoğun katılımın olduğu etkinlikte, Arhavi halkı madene karşı güçlü bir ses yükseltti.

Arhavi'de on köyü kapsayan 1930.92 hektarlık alan için yapılan maden ruhsatı ihalesini Cengiz Holding’in alması üzerine Arhavi halkı bir araya geldi. Basın açıklamasında halk, "madeni istemiyoruz" diyerek tepkisini dile getirdi.

Arhavi halkı, madene karşı sonuna kadar mücadele etmeye kararlı. Yapılan basın açıklamasında madene sonuna direneceklerini gösterdiler.

Güvercinli, Tepeyurt, Yukarışahiner, Aşağışahiner, Şenköy, Kesatanealan, Derecik, Büçe, Ulukent ve Konaklı köylerini kapsayan alan, Cengiz Holding’e ait Eti Bakır Anonim Şirketi tarafından 5 milyon TL bedelle satın alındı. İhale, 6 Ağustos Salı günü kesinlik kazanacak.

Yapılan basın açıklamasında konuşanlar şu ifadeleri kullandı;

Pilarget Platformu’ndan Fahrettin Şivil:

"Bu yola 5 sene önce çıktık. Yanımızda duranlar oldu, durmayanlar oldu. Bu noktaya geleceğimizi çok önceden biliyorduk ama tam anlatamadık. Artvin İl Meclisi’nde iki sene önce Pilarget Havzası’nda Balıklı’da akan suyun 50 sene sonra Arhavi’nin su rezervi olarak meclisten geçtiğini unutmayalım. Su olan yerde maden olmaz. Çevrede siyanür olduğunda yağmur ve güneş suya karışacak. İçme suyumuz kalmayacak, çayımızı toplayamayacağız, armut yiyemeyeceğiz. Bugün burada olmamızın sebebi bu. Bizim başaramayacağımız hiçbir şey yok."

Şadi Yıldızcan:

"Bu kararlılığımızdan sonra kimse topraklarımızı işgal edemeyecek, bizden topraklarımızı alamayacak. Türkiye Cumhuriyeti’ni Mustafa Kemal Atatürk bize emanet etti. Yaşadığımız bu toprakları atalarımız emanet etti, bizler de bu topraklarımızı koruyacağız ve torunlarımıza emanet edeceğiz. Burada siyaset yok, birlik ve beraberlik var. Arhavi’nin üstü, Arhavi’nin altından çok daha değerli."

Nazlı Demet Uyanık:

"Projede yer alan 10 köyü değil, Arhavi’yi ve Hopa’nın bir kısmını tüm havza olarak yok edecek korkunç bir madene karşıyız. Bu maden alanları genişledikçe, tüm bölgeyi yok edecek. Bir köyde yaşanan kayıp, tüm bölgenin kaybıdır. Bir gün uyandığımızda hesaplarımıza bir miktar paranın yattığını ve evlerimizi boşaltmamız gerektiğini söyleyecekler. Bu madenlerin yapılmasına izin vermemeliyiz."

Reşat Dindar:

"Kendi şehrimizin yabancısı olma yolundayız. Bir avuç sermaye tepemize çıktı, yeter artık. Bu olay partiler üstü bir olaydır, tüm partiler direnmeli. Emperyalist sermayeye karşı çiftçinin, emekçinin, köylünün direnişidir. Bugün burada tüm siyasi partileri görmek isterdik, bazıları gelmiyor. Bir avuç insan Arhavi’nin kanını emiyor. Türkiye’de beşli çete var diyoruz ya, Arhavi’de de beşli çete var. Bunlara dur diyecek olan biziz."

Fındıklı Belediye Başkanı Ercüment Şahin Çervatoğlu:

"Topraklarımızı savunarak Mustafa Kemal Atatürk’ün bize emanet ettiği toprakları koruyoruz. Bugün birileri çayı makine ile topluyorsunuz diyerek çayı 10 liraya alıyorlar, bizi yoksullaştırmak istiyorlar. Topraklarımızı maden şirketlerine peşkeş çekiyorlar ama bunun tek çözümü biziz. Sadece Arhavi değil, ihale edilecek birçok alan var. Onlar altınsız yaşayamaz. Çözüm direniştir. Yarın doğacak çocukların toprakları için direnmek zorundayız."

Oğuz Kurdoğlu:

"Artvin’in, Arhavi’nin, Rize’nin üstü altından daha değerlidir. Üstü tüm halkındır ama altı sadece birkaç kişinindir. Emperyalizme hizmet eden kapitalistlerin işidir. Madencilik yapılırsa Arhavi’deki cennet gibi alan hafriyatlarla dolacak. Gelecek açısından topraklarımızı korumaktan başka seçeneğimiz yoktur. Cerattepe’de verilen mücadeleyle madencilik durduruldu. Direnenler, memleketini sevenler Cerattepe’deki madenciliği durdurabildi. Burada da olacak olan odur. Direnmek zorundayız, çaba harcamak zorundayız."