Artvin Cerattepe’de 20 yılı aşkındır Maden mücadelesi devam ediyor. 14 Şubat 2013 tarihinde yapılan duruşmada Rize İdare Mahkemesi Trabzon Bölge İdare Mahkemesi’nin “Yürütmeyi Durdurma” kararını bozarak Ön arama ve Sondaj yapılabileceği yönünde karar verdi. Ancak Artvin halkı Trabzon Bölge İdare Mahkemesi’nin kararımı yoksa Rize İdare Mahkemesi’nin kararı mı hukuki sorusuna cevap bulamıyor. Artvin halkı  20 yıldır olduğu gibi madenle mücadeleye devam kararı alarak 6 Nisan 2013 tarihinde Artvin Merkez’de büyük bir mitinge hazırlanıyor.

Bu kapsamda Yeşil Artvin Derneği ve diğer Artvin STK’ları çalışmalarını sürdürüyor. Önceki gün Yeşil Artvin Derneği Artvin’de temsilciliği bulunan Partilerin Kadın Kolları başkan ve üyeleriyle bilgilendirme toplantısı yaptı. Toplantıya Ak parti Kadın Kolları Başkanı Şule Özyer ve Yönetim Kurulu Üyeleri, MHP Artvin Kadın Kolları İl Başkanı Ayşe Bakan ve Yönetim Kurulu Üyeleri,  CHP Kadın Kolları İl Başkanı Tülay Yüksel ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Demokrat Parti Kadın Kolları İl Başkanlığı temsilcileri  ve yönetim kurulu üyeleri, Eğitim Sen Artvin Şubesi temsilcisi Aysun Levent, Nurcan Ay Katırcı ve Artvinli   kadınlar katıldı.  Bilgilendirmeyi Yeşil Artvin Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Bedrettin kalın yaptı. Kalın, Kadınların toplumda çok önemli bir yere ve etkiye sahip olduklarını, Artvin’in karşı karşıya kaldığı tehlikenin herkesi çoluk, çocuk, kadın, erkek, partili, partisiz demeden aynı şiddet ve derecede etkileyeceğinin üstüne vurgu yaparak şunları söyledi; “Öncelikle şunu belirterek başlamak isterim ki; Yeşil Artvin Derneği kimsenin arka bahçesi değildir. Yeşil Artvin Derneği düşünce farkına oy verdiği partisine, statüsüne bakmaksızın herkesin derneğidir. Artvin’i seven, Artvin’e sahip çıkan, doğayı, çevreyi düşünen herkesin derneğidir. Bakın eğer çevre bozulursa yaşam kalitesi bozulur, çevresel felaketler yaşanır. Konumuz Cerattepe… Cerattepe 1990’lardan beri gündemden düşmüyor. Allah aşkına mantıklı düşünelim. Hemen başımızda bulunan 4 bin 900 hektar alanda madencilik yapılır mı? Daha önce sorun küçüktü. Cerattepe’de 250 hektarlık bir alan için mücadele ediyorduk. Şimdi hem alan genişledi. Mücadelemiz zorlaştı. Hukuk bizi iki kez haklı çıkardı.  Ama ne gariptir ki yine bir Hukuk kararı bu hukuki kararları geçersiz kılıyor. Maden sahası Cerattepe’den alında Genya Dağı’nın ön yüzü, arka yüzü Deriner Barajı’na kadar. Artvin’in yukarı mahalleleri, Toptepe’ye kadar geniş bir alanı kapsıyor.  Yukarıda yapmak istedikleri madenciliğin başında ise altın geliyor. Değerli hanımlar; Altın tek bir şekilde çıkarılabiliyor. O da Siyanür!... Siyanür çok tehlikeli bir zehirdir. Ne diyorlar; orada çevreye zarar vermeyeceğiz. Oysa Artvin 7 Mart İlköğretim Okulu’nda yapmak istedikleri ama yapamadıkları bilgilendirme toplantısında 4 adet atık havuzu yapmak istediklerini öğrendik. Allah aşkına o eğimde atık barajı olur mu? Hatırlayın Kütahya- Simav’da düz arazideki atık havuzu bile patladı. Etrafa çok büyük zararlar verdi. İnsan, bitki hayvan her şey olumsuz yönde etkilendi.  Bu atık havuzları öyle küçük bildiğiniz, düşündüğünüz havuz değildir. En küçüğü 45-50 hektar. Bir başka tehlike: Bütün su havzalarımız burada. Mümkün değil ki, burada yapılacak bir madencilik bu sulara zarar vermesin.  Çünkü günümüzde madencilik aynı şekilde vahşi yöntemle, patlatmalarla yapılmakta, atıklar ise bulunduğu bu bölgeye baktığımızda endemik türlerin varlığını görüyoruz. Doğal yaşlı ormanlarımız yok oluyor. Dünyada sayılı doğal ormanlardan birisi bu bölgededir.

Yukarıda maden faaliyeti başladığında en çok etkileneceklerin başında çocuklarımız gelecek. Damar’daki çocukların okuduğu okul ve soludukları havayı görmenizi isterim. Madenciliğin ne vahşi bir  iş olduğunu hemen yanı başımızdaki Damar’a bakmanızla kolayca anlayabilirsiniz. Orada patlamamış ev yok. Suları kirli, havası tozludur. Maden şirketlerinin düşündüğü tek şey var; O da daha çok kar etmek, daha çok kazanmaktır! Değerli hanımlar madenciler ve taraf olanlar ne diyor; İş imkânı, İstihdam sağlıyor diyorlar. Çocuğunuzu işe alacağız diyorlar. Aldıkları 200-300 kişiyle bütün Artvin’i yok edecekler. 300 kişi karın tokluğuna iş bulacak ama binlerce kişi buradan göç etmek zorunda kalacak. Sularımız kirlenecek, havamız kirlenecek. Biz onun için madenin tepemizde çıkmasına şiddetle karşı çıkıyoruz.  Başka ne diyorlar;  Madenler ülkenin zenginliğidir. Yer altında durmasının kime ne faydası var? Çıkarılsın ülkeye zenginlik gelsin diyenler var: İnanın ki burada da büyük bir kandırmaca, aldatmaca var. Maden kanununda devlete şirketin vereceği pay yüzde 2’dir. Yüzde 98’i ise firmanındır. Bu yüzde 2’lik payın yüzde 1’i istihdam sağladığı gerekçesiyle iade ediliyor. Bir o kadar da SGK ve elektrik indirimini de eklediğimizde devlete hiçbir şey vermiyorlar. Yani nereden bakarsanız bakın, bunun devlete beş kuruş faydası olmadığı gibi geriye bırakılan zehirli atıklar da geleceğimize miras olarak bırakılacak. Değerli hanımlar; 6 Nisan 2013 tarihinde Artvin’in varlığı ve yokluğunu yakından ilgilendiren çok önemli bir miting yapacağız. Burada tüm partilerimizin Kadın Kolları İl teşkilat başkanları ve yönetim Kurulu üyeleri, STK temsilcileri var. Fikrinizi burada söyleyin,  dediğim gibi Artvin yoksa biz de yokuz. Yukarıdan gelen heyelan, toz, hastalık kimseyi ayırmayacak. Sen Ak partisin, sen MHP’li, CHP’li diye ayırmayacak.  Hepimiz bu belanın altında kalacağız. Hangi düşünce partiden olursak olalım. Bu gerçeği yanımızdaki insanlara anlatalım.

Artvinli kadınlar bulundukları mahallede,  köyde, ilçede bütün bunları anlatsın. Ben kadınların çok şey başaracağına inanıyorum.” dedi.

Yeşil Artvin Derneği Başkanı Nur Neşe Karahan Avukat Bedrettin Kalın’ın bilgilendirmesinin ardından  6 Nisan’da yapılacak miting hazırlığının  devam ettiğini, izinlerin alınma aşamasına geldiğini, Artvin halkının hukuki mücadelesinin sonuna kadar devam edeceğini belirtti.

Yapılan değerlendirmenin ardından 6 Nisan 2013 tarihinde gerçekleştirilecek “Maden Çıkmasın Artvin yok olmasın” mitingine Artvin’de yaşayan, Artvin dışında yaşayan tüm Artvinlilerin davet edilmesi, geniş çaplı bir çalışma ile tüm iletişim araçları kullanılarak halka ulaşılması, herkesin kendi alanında bulunan insanların bilgilendirilmesi ve Artvin’in tepesinde madenciliğin yapılmaması için hep birlikte el ele mücadeleye devam edilmesi ve kadınların öncü olarak inisiyatif alması yönünde fikir birliğine varıldı.