Artvin Valisi Kemal Cirit, şehit aileleri ve gazilere Artvin Öğretmenevi’nde iftar yemeği verdi.

Artvin Öğretmenevi’nde düzenlenen iftar yemeğine, Artvin Valisi Kemal Cirit, şehit aileleri ve gaziler, İl Jandarma Komutanı Jandarma Yarbay Mustafa Çelik, İl Emniyet Müdürü Hamdi Selçuk, Vali Yardımcıları Yılmaz Kurt ve Mutlu Almalı, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Adem Karameşe ile bazı daire amirleri katıldı.  Yemeğin ardından İl Müftüsü Kemal Uçkun, dua okudu.

İftar yemeği sonrası yemeğe katılan şehit aileleri ve gazilerle bir süre sohbet eden Vali Cirit, devlet olarak kapılarının her zaman kendilerine açık olduğunu söyledi.

Yemeğe Hopa’dan katılan iki Kıbrıs Gazisi Mustafa Özbek ve Aydın Ustabaş, Vali Cirit’e teşekkür ederek gazetecilere savaş anılarını anlattılar. Gazi Mustafa Özbek, Kıbrıs Harekâtı’nın savaş değil, Barış Harekâtı olduğunu hatırlatarak;” Adım Mustafa Özbek. Hopa Kuledibi Mahallesi’nde ikamet etmekteyim. Yemeğe Hopa’dan katılıyorum. Gazilikle ilgili olarak şöyle anlatayım;

Kıbrıs’ta İki Harekât Yaptık İlki 4 Gün 4 Gece Sürdü

Yıl 1974’tü. Kıbrıs’taki soydaşlarımıza Rumlar resmen soykırım uygulamaktaydılar. Kardeşlerimizi kurtarmaktan başka çaremiz kalmamıştı. Hareket emri verildi. Paraşütlerle ve gemilerle Kıbrıs’a çıktık. İlk Harekâtımız 4 gün 4 gece sürdü. Rumlar mevzilerini bir bir bırakıp ardına bakmadan kaçıyorlardı. Bize harekâtı durdurma emri verilmese 3 gün içerisinde tüm Kıbrıs’ı alacaktık. Ancak, Ateşkes anlaşması sağlanmıştı. Özellikle Amerika ve İngiltere bunu istemek zorunda kaldı. Böylece Barış harekâtı sona ermiş oldu.

Topraksız Millet Olmaz. Toprak Kutsaldır Değeri Kaybedildiğinde Anlaşılır

İkinci harekâtı Gazi arkadaşım Aydın Ustabaş anlatsın. Ben son olarak şunu söyleyeceğim. Yaşım 63 oldu. Şu an bana görev düşse gözümü kırpmadan yine gider aslanlar gibi savaşırım. Bu toprakların değerini ancak kaybettiğiniz de anlarsınız. Eğer toprağınız yoksa millet de değilsiniz demektir. Onun için toprak bizim için kutsaldır. En sadık dosttur, ebedi istirahatgahtır. Bir verdiğinize karşılık inanılmaz cömertliğiyle bin verendir. Yakamda taşıdığım madalyalarım benim en büyük onurumdur. Şair ne diyor? Bu vatan Toprağın kara bağrında /Sıradağlar gibi duranlarındır. Biz Kıbrıs’ta Beş parmak Dağlarında sıradağlar gibi olduk. Bu geceyi tertipleyen, organize eden sayın valimize ve emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum.”dedi.

Kıbrıs’ı Bir Hafta İçinde Almış Olduk

Bir diğer Artvin-Hopalı Kıbrıs Gazisi olan Aydın Ustabaş’ta ikinci harekâtı anlatarak; ”Az önce Mustafa Özbek arkadaşımızın anlattığı gibi ilk harekât 4 gün 4 gece sürdü. İkinci Harekât ise 3 gün üç gece sürdü. Evet, Kıbrıs Barış Harekatı sadece 1 Hafta sürmüştür. Rumlar bize bir hafta dayanamayarak ateşkes istediler.

Rumlar, Amerika’ya İngiltere’ye Yalvardılar

Amerika’ya İngiltere’ye yalvardılar. Evet, o barış Harekâtı’nda maalesef Amerika bize satmış olduğu o dönemin en iyi silahlarından birisi olan M1’leri kullanmamıza şerh koydu. Kullanamazsınız” dedi. Oysa biz onun parasını ödemiştik.  İmdadımıza Kırıkkale yapımı kendi ürettiğimiz silahlar yetişti. Onun için her şeyin yerlisini, kendi üretimlerimizi yapmak zorundayız ki, başımıza bir daha böyle şeyler gelmesin.

Gazi olmanın onurunu ancak yaşayanlar bilir. Şehit olmak ve gazi olmak nasiptir. Bir dönem gelir savaş gerekli olur gidersiniz. Ya şehit ya da gazi olarak dönersiniz. Biz Kıbrıs’taki vahşete son verdik. Girne, Lefkoşe, Larnaka,  Lapseki, Magosa ve Maraş’ı bir hafta’da aldık. Ben Kıbrıs deyince aklıma ilk gelen kişi Merhum Rauf Denktaş’tır. Hayatını Kıbrıs’a adamış bir kahramandı. Allah rahmet eylesin. Toprak Eğer Uğrunda ölen varsa vatandır. Kıbrıs bizim vatanımızdır. Orada şehit olmuş arkadaşlarımız var. Gazilerimiz var. Bu gece çok duygulandık. Eşlerimizle birlikte bir araya gelerek iftarımızı açtık. Bu geceyi tertipleyen, organize eden sayın valimize ve emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum ” dedi.