Artvin- Cerattape’de21 Temmuz 2014 tarihinde gerçekleştirilen Bilirkişi keşfine katılan CHP Gençlik Kolları genel Başkanı İrfan İnanç Yıldız, önemli açıklamalarda bulundu. Böyle önemli bir günde Artvin belediye Başkanının olmamasını talihsizlik olarak niteleyen Yıldız; “Ben 81 ilde 953 ilçede 150 bin CHP’lİ genci temsil eden kurulun heyet başkanıyım. Bugün Artvin halkının 25 yıldır sürdürdüğü onurlu mücadelesine şahitlik etmek ve destek vermek amacıyla buradayım” dedi.

Yıldız, daha önce 2010 yılında HES’ protestosuna destek vermek için Artvin’e geldiğini, bugün ise uzun bir yolculuktan sonra gelebildiğini, hiç dinlenmeden alana çıktığını belirterek; “Trakya’dan uzun bir yolculuktan geldim. Dün gece geç saatlerde Trabzon Hava alanına indim. Artvin Gençlik Kolları beni karşıladı. Sabah 07.00 gibi Artvin’e ulaştık. Hiç durmadan, dinlenmeden buraya geldim. Artvin’e daha önce 2010 yılında HES’lere karşı yapılan protesto için gelmiştim. O zaman Artvin’in doğasını incelemek için fazla zamanımız, fırsatımız olmamıştı.

Sondaj-Arama Bile Zarar Veriyorsa…

Arkadaşlarımızla buraya doğru çıkarken, bu madenle ilgili olarak basında çıkan kısmıyla süreçleri yorumluyorduk. Ama bu doğayı görmek gerçekten çok güzel. Burası muhteşem bir yer.  20 metrelik sondaj-arama sonrası galeri önündeki betonların çökmüş olması, işletme esnasında çok ciddi bir heyelan oluşturacağını gösteriyor. BU sadece doğa açısından oluşacak felaket etkenlerden bir tanesi olduğu bir gerçektir.

Ben konuyu Soma’dan buraya getirerek diğer olumsuzluk ve yanlışlardan da söz edeceğim. AKP maden işletmelerini denetleyen mekanizmayı AKP torba yasalarla ortadan kaldırdı. Kamu alanında yeniden düzenlemeye ihtiyacımız var. İşte bu maden ruhsatları, ÇED raporları, Soma’daki yaşanan facialar, devlet mekanizmalarının burayı doğru kontrol etmediğini gösteriyor ve Kamusal alanda yeni bir düzenlemenin yapılmasına gerek olduğunu gösteriyor.

Soma’daki Facia Bize Ders Olmalıdır. Burada Akp’nin Yüksek Kapitalist Kar Hırsı Uygulamalarının Dahli Vardır

Soma’da Resmi rakamlara göre 301 kişinin hayatını kaybetmesi aslında AKP’nin yüksek kapitalist hırsıyla daha fazla kar hırsıdır. Yani daha fazla kazanmak, daha fazla kazanmak... Kazandığı parayı da geçtiğimiz sürece hep beraber yaşadık, Türkiye kamuoyu da yaşadı, kendi ceplerine ve işadamlarına, yandaşlarına vermek, kendi evlatlarına, bakan çocuklarına bu paraları havuz sistemiyle aktarmak. Soma Faciasının yaşanacağını hem Soma halkı hem Soma’ya giden müfettişler hem de orada çalışan işçiler, yakın dönemde ailelerine bunu ifade etmişler. Ancak hiçbir önlem alınmamış. Türkiye’de Soma’da Kar hırsı ne yazık ki doğayı tahrip etmiştir.

Burada Sadece Maden Çıkaralım Mantığı Yürütülüyor, Etrafa Bakılmıyor

Şimdi Cerattepe’deyiz. Bu doğanın oluşması belki milyonlarca yılda gerçekleşmiştir. Ama bu gerçeği hiçe sayarak sadece “maden çıkartalım” mantığıyla” doğaya zarar verecekler. Bunun yüzlerce örneğini saymak ve göstermek mümkündür.  Artvin’in bütün zenginliklerini bir kenara itip, Artvin’i Artvin yapan değerleri ortadan kaldırarak, illa maden çıkartıp, iş dünyası, buradaki kapitalist sektör ve  bu firma çok kazanmanın peşine düşmüş. Bu firma Cengiz İnşaat Türkiye’de mimli bir firmadır. Bu firma buradaki madenin, altındır, gümüştür, bakırdır her neyse %98’ini alıp İstanbul’da büyük iş kuleleri, Soma Holding’in yaptığı gibi, gökdelenler, rezidanslar yapacaksa Artvin halkı buna engel olur. 

Burada canını siper eden, madenin çıkmaması için 25 yıldır direnen, yolda gördüğümüz yaşlı, nineler, dedeler, gençler, çocuklar tüm Artvin halkı göğsünü siper eder, haklı davasını gururla sürdürür. İşte biz onların bu onurlu mücadelesine destek olmaya geldik.

Cengiz İnşaat Mimli Bir Şirkettir, Başbakan İle Ticari İlişkileri Vardır!

Öncelikle Cengiz İnşaatın mimli inşaat olduğunu söylemiştim. Onların ses kayıtları da basına düştü. Mehmet Cengiz bu kayıtlarda halkla, vatandaşla alay edercesine küfrederek orada karşılıklı diyaloğu mevcut. Kendisi mahkemeye de gitti. Mahkemede de konuştu, ifadesini de verdi. Bir kere burasının bu firmaya verilmesi ciddi aşikar bir konudur. Özellikle bunu yazmanızı kayıtlara geçmenizi istiyorum. Artvin belediye Başkanı buraya “dur” demek istiyormuş. Kendisi şunu bilsin. Eğer dur diyecekse belediye başkanlığından olur.

Recep Tayyip Erdoğan ile Cengiz İnşaat’ın arasındaki ilişki ticari bir ilişkidir. Kendisi bilmiyorsa ben ona söyleyeyim. O ticari ilişkiyi onun makamı kaldırmaz, çözemez de. Ha dur diyecekse gelsin Artvin halkıyla birlikte siper olsun CHP’li gençler olarak kendisini alkışlarız. Ben gider elini sıkarım. Ama yalandan, halkın gözünü boyayarak, bir iki AKP yöneticisi gelecekse, “Sayın Başbakanım zaten halk yukarı çıkıyordu, ben de bir otobüs gönderdim” diyerek burada tahkiye yapacaksa hiç bunu yapmasın. Çünkü Artvin halkı bu göz boyamasına gelmeyecektir.

AKP’li belediye başkanı eğer Artvin’in, Artvin halkının yanındaysa maden ocağının önünde dursun. Bunu göze alsın.. Ama Başbakan ona etmediği zulmü bırakmaz. Biz onu bu duruşundan dolayı savunur, onun yanında dururuz.

Buranın doğası, havası inanılmaz güzel. Ben Çankırılıyım. Çankırı’da köyümüze yakın Ilgaz Ormanları var. Orada her yer piknik alanı olduğu için çocukluğumuzdan beri çıkarız. Burası bana Ilgaz Ormanları’nı hatırlattı. O yüzden sabah geldiğimizde hatırladığım ilk şey oydu. İnsan burası için hem yaşar hem de ölür. Artvin halkı da burasının zarar görmemesi için hem yaşayıp, hem ölmeyi, canını ortaya koymayı göze alır. Burası harika bir yer anlatılacak gibi değil. Herkesin burasını görüp, yaşaması lazım” dedi.