Milliyetçi Hareket Partisi Artvin İl Başkanlığı tarafından 12 Eylül öncesinde ve askeri darbe sonrasında şehit edilen ülkücüler hakkında bir basın açıklaması yayınladı.
Milliyetçi Hareket Partisi Artvin İl Başkanı Nedim Özer yaptığı açıklamada "Bugün Türk milletinin birliğine, ebedi varlığına tam bir imanla bağlı olan bütün ülkü neferlerini rahmet ve minnetle anıyoruz" diyerek şunları dile getirdi.
“Ülkücüler; bir davanın, şuurla benimsenmiş bir ülkünün, tutkuyla sahiplenilmiş bir iddianın yaşaması ve yaşatılması için candan ve serden vazgeçmeyi göze alan insanlık mucizeleridir.
"Bugün vatan ve millet yolunda erkenden toprağa giren, şehitlik makamına koşar adımlarla giden dava şehitlerimizi anıyoruz. Hepsinin manevi huzurunda saygı ile eğiliyoruz”.
MHP İl Başkanı Nedim Özer açıklamasının devamında millet yoluna baş koyan, inançları uğruna bedel ödeyen, davasının yaşaması için can veren ve kanını döken tüm dava arkadaşlarının emanetine sahip çıkan herkese bu vesileyle şükranlarını sunduğunu belirtti.
İl Başkanı Nedim Özer şunları dile getirdi.
“Ülkücülerin çelik gibi iradeleri, iman dolu yürekleri, vatan ve millet aşkıyla çarpan kalpleri gerekirse bu Vatan ve Bayrak uğruna gene canlarını vererek şehitlik mertebesine koşa koşa gidebileceklerini bundan önceki dönemlerde gösterdikleri gibi bundan sonrada göstereceklerini inancımız ve İmanımız sonsuzdur. Dava şuuruna sahip her ülkücünün ve Türküm diyen her ferdin Şehitlerin ölmediğini, ölmeyeceğini ve hepimizin yeri dolmayacak kılavuzu olduğunu bilmesini isterim.
Üzerinde yaşadığımız toprak, içinde bulunduğumuz coğrafya şehit kanıyla sulanarak, bize vatan olmuştur.
Bilinmelidir ki, tarih; Türk milletinin bizatihi kendi yazdığı ve yaptığı bir eseridir.
Bu eserin her satırında da fedakarlığın, cefakarlığın ve Ülkücü şehitlerimizin derin izleri bulunmaktadır.
Ülkücü hareket işte böylesi yüksek bir iradenin ve kararlılığın temsilcisi ve emsalsiz tarafı olarak tarihe geçmiştir. Kurşuna, bombaya, tuzağa ve türlü saldırılara teslim olmamıştır. Yolundan dönmemiş, inancının kıblesinden ayrılmamıştır. Kefenini yanında taşımış, yeminine hep sadık kalmıştır. Ölüme gül bahçesine girer gibi, serin bir suya atlar gibi dalmış, bir daha geri dönülmeyeceğini her zaman bilmiştir.
İslam’ın bu çağdaki sancaktarı ülkücülerdir ve bu sancağı kıyamete kadar yere düşürmemeye yeminlidirler.
Bugün Türk milletinin birliğine, ebedi varlığına tam bir imanla bağlı olan bütün ülkü neferlerinin abideleşmiş anılarını hürmetle anıyoruz. Şehitlerimiz davamızın namus ve ahlak simgeleri, onur ve şeref madalyalarıdır. Canlarından, aziz milletimizin dirliği ve birliği için, huzurlu ve bağımsız yaşaması için gönüllü olarak vazgeçen iftihar kaynaklarımızdır. Örnek hayatlarıyla, mümtaz şahsiyetleriyle yaşadıkları devire ve sonraki yıllarda topluma örnek olmuşlardır. Milletimizin sahip olduğu, bütün milli ve manevi değerlerinin tahrip edildiği, yozlaşma ve çürümenin alabildiğine tırmandığı günümüzde, aziz dava şehitlerimizin yüksek erdem ve ahlakına her zamankinden daha çok ihtiyacımız olduğu açıktır. Ülkücülerin çile, meşakkat, ahlak, sabır ve cesaretle sınanmış takdire şayan millet sevgisinden ve sorumluluk bilincinden; bugün de herkesin kendi payına düşeni alması en samimi dileğimizdir. Zira ülkücü şehitlerimiz Türk ve İslam değerlerinin temsilcisi ve taşıyıcısı olarak tarihe mal olmuşlardır. Bu itibarla, vatanımızın ve aziz milletimizin birliği, bütünlüğü ve devamlılığı için mücadele eden şehitlerimizin muhterem hatıraları yolumuzu bundan sonra da aydınlatacak ve mücadelemize güç katacaktır”.
Özer açıklamasını şehitleri yad ederek sonlandırırken şunları söyledi. “Bu vesileyle millet, devlet ve bayrak uğruna hayatlarını kaybetmiş Türk İslam Ülküsünün kutlu dava yolcusu ülküdaşlarımızı, tüm aziz şehitlerimizi, özellikle merhum Başbuğumuz Alparslan Türkeş Bey’i, minnet ve şükranla, anıyor, Cenabı-ı Allah´tan hepsine rahmet diliyorum. Mekanları cennet, ruhları şad olsun.”
|