Haydiko'dan Sokak Hayvanları Paneli

Artvin HAYDİKO tarafından köpek dostları ile buluşma, köpek eğitimi ve paneli düzenlendi.

Sokak hayvanlarını korumak, yaşatmak ve insanların sokak hayvanlarıyla dostluk kurmasına yardımcı olmak amacıyla HAYDİKO tarafından Artvin Esnaf ve Sanatkârlar Odası Toplantı Salonunda köpek dostları ile buluşma ve Köpek eğitmeni Berker Arslan’ın söyleşi etkinliği yapıldı. Panele; Yeşil Artvin Derneği Başkanı Nur Neşe Karahan, CHP Belediye Meclis Üyesi Nermin Albayrak,  HAYDİKO Dernek Başkanı Naciye.. Dernek saymanı Emel Meriç, Çamlık MahallesiMuhtar adayı Dilek Çoruh, İl Hakem Kurulu Temsilcisi Halit Uçar ve hayvan severler katıldı.

Esnaf Odaları Birliği Toplantı salonunda gerçekleşen panelin açılış konuşmasını yapan Dernek Başkanı Naciye Doğan açılış konuşması yaptı. Doğan konuşmasında;

“Bugün burada Sokak hayvanlarıyla ilgili bir söyleşi etkinliği gerçekleştiriyoruz. Türkiye genelinde bir türlü aşılamamış sokak hayvanları sorunu kronik olarak karşımızda duruyor. Sorunun aslında insanlardan kaynaklandığını, hem yasaların düzgün uygulanmaması hem de hayvanlara doğru davranış şeklini bilmediğimizden sorun olduğunu, bu sorunun da hayvanlara bedel ödeterek çözülemeyeceğini, toplum vicdanını rahatsız edecek uygulamalardan biran önce vazgeçilmesi gerektiği ve iyiden taraf olmamız gerektiği aşıkardır.

Unutmayalım k doğada bir bütünüz. Bizim onlara, onların bize ihtiyacı var. Doğada birlikte varız, birlikte yaşama koşullarını oluşturmamız gerekiyor. Geçmişte kurtlardan evrilmiş olsa da köpekler artık insansız yaşayamaz.Barınaklar sokak hayvanları için bir çözüm değildir. Barınaklarda hareketsiz kalarak yağ dokusunu kaybedip, ayrıca virütük faktörlerle birlikte birçok köpek ölüyor. Yani dolaylı olarak köpekleri öldürmüş oluyoruz. Ne yapılmalı? Öncelikle çok hızlı bir şekilde sokaktaki tüm köpeklerin kısırlaştırılması, üremenin durdurulması gerekiyor. Aşılamaların ihmal edilmemesi gerekiyor.

Bakın bizim Belediyenin de katkılarıyla etrafını telle çevirdiğimiz Yaşam köyü”nde 100’ü aşkın can dostlarımız var. Bunların mamaları, ilaçları, bakımları gerçekten yüklü miktarda maddi kaynak ve gönüllülük gerektiriyor. Biz gönüllülük kısmını fazlasıyla yapıyoruz. Oraya gidip gelemler, beleme yapmak gibi rutin işleri nöbetleşe gönüllülerimizle gerçekleştirmekteyiz. Bizim sıkıntımız en büyük sorunumuz mamalarına yetişemiyoruz. Bunun için hayvan dostlarından yardım talep ediyoruz.

Bunun için derneğimizin hesap numarasını sosyal medyadan, diğer iletişim araçlarından duyurmaktayız. Bunun için yerel basının bizlere daha çok yer ayırmasını, hatta gazeteciler derneklerinin gelip yaşam köyümüzü ziyaret ederek yerel ve ulusal yayın organlarında yer vermelerini istiyoruz. Basın mensuplarının hangi şartlarda çalıştıklarını biliyoruz. Onlara düşen işte bu kısım. Bunu yaparlarsa bize en büyük destek, katkıyı sağlamış olurlar.

Bu konuda yerel yönetimlere ciddi sorumluluk düşüyor ancak mahalli idarelerin bu soruna yeterince eğilmemesi nedeniyle sorunlar çözülemiyor. Kısırlaştırılan köpeklerin mahallelere dengeli dağılımı için her mahallede köpeklerin barınabileceği yaşam koşulları oluşturulup, o sokağın köpeği olursa mahalleli köpeğini tanıdığı için korku sorunları daha rahat aşılır, sokağı sahiplenen köpek başka köpekleri sokmaz, başka sorunlar da oluşmaz.

Sokak köpekleri yaşadıkları itibariyle zaten saldırganlık göstermezler. Sadece kızana giren dişi köpek nedeniyle sürü olarak dolaştıklarından kısırlaştırmalarla sürü halinde gezen köpekler sorunu da ortadan kalkacaktır. Ayrıca hayvanların üzerine coşkuyla atılmamak gerekiyor. Strese giren köpek kendini savunmak zorunda kalıyor. Mümkün olduğunca sakin olmak gerekiyor. Köpekle iletişim kurmayıp yolunuza devam etmeniz durumunda sokak köpeği zaten sizi umursamayacaktır. Okullarda hayvan sevgisi, hayvan hakları ve hayvanlara nasıl davranılacağı ile ilgili eğitim çalışmaları yapılması son derece önemli. Özellikle çocuklarda davranış değişikliği çok daha kolay oluyor çünkü çocukların dünyası iyiye daha açıktır.

Çözüm olarak toplayıp yerleşim yerleri dışına atmakla sokak hayvanları sorununun çözülmediği aşikar dostlar. Birlik olup bu sokak hayvanlarının sorunlarını çözebiliriz. Tarafımız iyilikten yana. Bunun için çaba da gösterirsek diğer illere örnek bir şehir de olabiliriz elbette. Doğayla iç içe olan Artvin'de, doğanın tüm öğeleriyle uyum içinde yaşamayı başarabiliriz Birlikte, dayanışma ile...İyilikle  Biz doğru davrandıkça onlar daha doğru davranıyorlar. Bugün konuğumuz Berker Arslan’dan konuyla ilgili bilgi alacağız. Geldiğiniz için teşekkür ediyorum.”dedi.

ARTVİN'E İLK KEZ GELDİM. ÇOK GÜZEL ÇOK FARKLI BİR

Artvin’e ilk kez geldiğini ve Artvin’i çok farklı, güzel ve etkileyici bulduğunu anlatan Arslan, sokak hayvanlarıyla ilgili sunumunda şu bilgileri verdi; “ Ben 12 yıl önce köpek eğitmenliğine başladım. Herkesin bir tutkusu vardır. Benimki köpekler ve köpekli yaşam oldu. Hikayem sokakta köpeklerle ve barınaklarda başladı. Irkı belli köpekleri herkes istiyordu ama melez köpekler hayata 1-0 geride başlıyordu.

Eğer adapte olabilen, sosyal, komut bilen köpekler olurlarsa, onlara şans yaratmış olacaktım. Bu amaçla başladım ve hiç durmadım. Yurt içi ve yurt dışındaki seminer ve eğitimleri takip etmeye çalıştım. Her cins köpekle çalışmaya başladım, hayvan severlere yardım ettim. Çiftliklerde çalıştım ve öğrendiklerimi insanlara anlatırken, iki canlı arasındaki dil için kendimi bu hikayeye adamayı seçtim.

Yıllarca iki işi birlikte yaptım; gündüz sigorta sektöründeki bir şirketin genel müdürlüğünde, mesai sonrasında da kıyafet değiştirip köpekler ve sahipleriyle çalışıyordum. Bir hobi değil; iki işim ve iki yaşamım vardı ama aslında bir hayatım vardı. Kişi bir yerlerde çalışabilir, çok başarılı da olabilir. Fakat bunca uğraş, fedakarlık ve koşturma ne için? Para yeterli bir cevap değil bence; toplum, statü de yeterli olmuyor. Aslında hayata dair yaptığımız bütün aktivasyonlar mutlu olmak için. İki soru belirir bu durumda; mutlu olduğun şeyi yapmak mı? Yoksa yaptığın şeyden mutlu olmak mı? Ben mutlu olduğum şeyi yapmaya karar verdim. Kişi farkındalığını artırır ve bakış açısını değiştirirse, o zaman karar verme süreci daha sancısız olabiliyor. Böylece diğer hayatı bıraktım” dedi.