İYİ Parti Çin Zulmünü Protesto Etti

2019-12-12 08:12:50

İYİ Parti’den Doğu Türkistan’da Destek

İYİ Parti Çin Zulmünü Protesto Etti

 

İYİ Parti İl Başkanlığı tarafından düzenlenen basın açıklamasında Tarihli Doğu Türkistan’da yapılan Çin zulmü nedeniyle basın açıklamasında bulunarak Çin Zulmünü protesto etti.

İYİ Parti İl Başkanlığı tarafından hazırlanan basın açıklamasını Yusufeli İlçe Başkanı Av. Recep Akyürek okurken, basın açıklamasına Artvin Belediye Başkanı Demirhan Elçin, İYİ Parti il Başkanı Necat Kaşıkçı, CHP Artvin İl Başkanı Ahmet Biber, İYİ Parti Merkez İlçe Başkanı Yusuf İnce, İYİ Partililer, bazı CHP’liler ve vatandaşlar katıldılar.

İYİ Parti Yusufeli İlçe Başkanı Av. Recep Akyürek tarafından okunan basın açıklamasında

Değerli basın mensupları ve değerli katılımcılar basın açıklamamıza hepiniz hoş geldiniz. Bu gün burada içimiz kan ağlarken bir kısım açıklamalarda bulunacağız, bu açıklamalarımız bir matem açıklaması olduğundan alkış olmamasını özellikle istirham ediyoruz.

Artvin  İYİ  Parti  İl  Başkanı  Necat Kaşıkçı  ve  yönetimi  öncülüğünde, Artvin Arhavi, Hopa, Kemalpaşa, Borçka, Murgul, Ardanuç, Şavşat, Yusufeli  ve  Merkez  ilçe  başkanı  ve  yönetimlerinin  birlikte  hazırladığı  bu  basın  açıklamasını  siz  değerli  basın mensupları  ve  değerli  halkımız  ile  paylaştığımız  bu   basın açıklamasına  hoş  geldiniz.

Bu  basın açıklamamızın konusu  katil terör devleti  Çin hükümetinin   ve  başındaki  Şi Cinping‘in  talimatı  ile   mazlum, suçsuz, sahipsiz soydaş  ve dindaşlarımız olan  Doğu Türkistan‘da yaşayan Uygur Türklerine karşı gerçekleştirdikleri akıl almaz  işkenceler ile şehit edilmelerini, toplama kamplarında yapılan eziyet ve işkenceleri ve  gerçekleştirdikleri sistematik soykırımı en şiddetli şekilde lanetliyor  ve  Yüce Allah’tan  Allaenat ya İlahi diyerek Çin’i lanetlemesi İçin niyaz ediyoruz. Şehit olan kardeşlerimizin şehitliğini kabul etmesi için Allah’ tan niyazda bulunuyoruz. Yine  sayıları  milyonları  bulan ve toplama  kamplarında  eziyet  çeken, işkence  gören  tutsak  kardeşlerimize  bu  eziyetlere  dayanmaları  ve  sabretmeleri  için Allahtan  niyazda  bulunuyoruz.  

İnşaallah bu gün burada yaptığımız bu  açıklama  ile  yeni  bir  dönem  başlayacak  ve  kardeşlerimiz  özgürlüğüne  kavuşacaktır  diye  umut  ediyoruz.

Değerli basın mensupları ve katılımcılar;  Doğu Türkistan’ da  30  milyonu  aşkın  nufus  gerçek  manada  kan ağlamaktadır. Bu  eziyetin  sebebi  katil  Çin’ in  bölgede  yaşayan  Müslüman Uygur  Türklerini   ayrılıkçı  ilan  etmesi  ve  terörizim  bahanesi  ile  Müslüman  Türk  Uygur  kardeşlerimize  yönelik  kadın , çocuk  yaşlı  , genç  demeden akıl   almayacak  işkencelerde bulunmaktadır.  Bu  işkenceler   devletin  resmi  politikası  olarak  uygulanmaktadır.  Çin  devlet  başkanı  katil  Şİ Cimping  14.10.2019   tarihinde   yaptığı  açıklamada   bu  işkencelerin  sistematik  bir  şekilde devlet  politikası  olduğunu   şu  sözlerle  ortaya  koymuştur.  Çin’ i bölmeye  çalışanların  bedenleri  çiğneyeceğiz    kemiklerini   ufalayacağız  şeklindeki  açıklaması  tamda  Doğu  Türkistan’da  yaptıkları  vahşetin  itirafıdır. 

Burada şunu da  belirtmek  gerekir ki Çin’ de  Uygur  Türkleri  kaynaklı  bir  tek  terör  olayı  olmamıştır.  Ancak  kardeşlerimizin  Müslüman  Türk  olması  nedeniyle   Kominist  Çin‘ in  iki  bin  yıllık  Türk  düşmanlığı  ile  İslam    karşıtlığı  nedeniyle  bölgede  yaşayan  Müslüman  Türk  azınlığa  yönelik  uygulayacağı  soykırıma  bir  uydurma  sebep olarak  bu yalana  sarılmaktadır.

Katil  Çin  yönetimi   herkesçe  malum  olduğu  üzere  Müslüman  Uygur  Türklerinin  kültürel  ve  ekonomik   entegrasyonu  sözde  gerekçeleri  ile   eğitim kampları  adı altında  esir  ve  toplama  kampları  inşa  etmiş  ve  bu  kamplar  ise  hapishanelerden  çok  daha  ağır  şartlara  sahiptir.  Sincan Uygur  Bölgesinde  binlerce  toplama  kampı  yapmıştır.   Bu  kamplara  hiçbir  suçu  günahı  olmayan  Uygur  Türklerini  toplayarak  akıl  almaz  işkencelerde  bulunmalarının  yanı sıra   bu  kamplarda  beyin yıkama  faaliyetleri  işkence  ve  eziyetle  paralel  yapılmaktadır. Bu   beyin  yıkama  kamplarına   alınmanın  tek  şartı  Müslüman Uygur  türkü  olmaktır. Her  Uygur  türkü  potansiyel  hedeftir.

Yine  Katil  Çin  yönetimi  kardeş  aile  projesi  adı  altında  her  Uygur  Türkünün  evine  bekar  bir  Çinli  yerleştirmiş  ve  kardeşlerimizin   namusu   kirletilmek  istenmektedir.

1997 ve  2009  yılındaki   Uygur  Türklerine  yönelik  katliamın  ardından  son  7  yıldır  yönetime  gelen  Şi Cingin  döneminde  ise   her Uygur  türkü  potansiyel  düşman olarak  ilan edilmiştir.

Aileleri  toplama  kampına  götürülen  milyonlarca  çocuk   ile  yine  sebepsiz  şekilde  ailelerinden  koparılan  milyonlarca  Uygur  çocuğu  yetimhanelerde  her  türlü  şiddet   ve  eziyet  altında  çok  zor  şartlarda   barındırılmakta  ve  bir  çoğu  bu  yetimhanelerde  işkence  ile  öldürülmekte  gerçek  anlamda  gözlerinden  kan  gelmektedir.

Son  7  yılda  100 binlerce  Uygur  Türkü  çocuk,  kadın ,  yaşlı  demeden  işkence  altında  şehit  edilmiş  ,  camileri  yıkılmış ,  dini  yaşamaları  yasaklanmış  Uygur  dilini  konuşmaları  yasaklanmıştır.  Çin  hükümetinin yaptığı  bu  faaliyetler  kelimenin  tek  anlamı  ile  soykırımdır.   

Değerli  katılımcılar  bir  çok  işkence  ve  eziyet  görüntüsüne   medya  yada  sosyal  medyadan  ulaşmaktasınız  ancak   biliniz ki   Çin   zulmünden  kaçabilenlerin  anlattıkları  dinlendiğinde çok  daha  vahim  olayların   yaşandığı  başka  bir  gerçektir. 

Yine  burada  şuna da  değinmeden  geçemeyeceğiz.  11  Temmuz  2019  tarihinde   ABD, Almanya , Fransa , İngiltere  gibi ülkelerinde  içinde  yer  aldığı  22  ülkenin  Bileşmiş  Milletlerde  görev  yapan   daimi  büyükelçilerinin  kaleme  alarak  Birleşmiş  Milletler  İnsan Hakları  Komisyonuna  gönderdikleri  mektupta  Sincan Uygur  Özerk  bölgesinde ki  yer  alan  toplama   kampları  nedeniyle  keyfi  gözaltıların  ortadan kaldırılmasına   Çin ‘in  davet  edilmesi  gerektiği   yönündeki  mektuba  Türkiye   neden  imza  atmamıştır.  Tarihi   soykırım  ve  işkence  ile  anılan  devletlerin temsilcilerini  dahi  vicdana  getirecek  bu  zülüm karşısında  Türkiye  hükümeti  neden  suskun  kalmaktadır.

Burada  önce sayın Cumhurbaşkanı  ve  onun  hükümetine  seslenmek  istemekteyim. Birleşmiş milletlerde yaptığınız konuşmada hepimizin takdir ettiği şekilde eziyet gören  masum  halkların  ismini  zikrederek   yaptığınız  konuşma  içerisine   diğer  eziyet  gören halkların  hepsinden  daha  fazla  eziyet  gören  soykırıma  uğrayan Uygur  Türklerinden  bahsetmemesinin  nedeni  nedir.  Burada  iki  şık  akla  gelmektedir.  Yani Sayın Cumhurbaşkanı  Çin  hükümetinden  çekinmiştir     yada  gerçekten  Uygur  Türklerinin  terörist  olduğuna  inanmaktadır. Buradan  ilan ediyoruz  sayın  Cumhurbaşkanı  3-4  yaşında  dövülerek   gözünden  ağzından kan  gelerek  şehit  edilen  bebeklerin   terörist  olduğuna  sizi  kim inandırdı.  Eğer  Çin’ den  korkuyorsanız  1.000  yıl  önce  Çin  sarayını  basan  Kürşat  ve  40  arkadaşından  şu  anda  Türkiye de   binlercesi  var     Kafkas    dağlarının eteğinden  size  şunu da hatırlatmak istiyoruz.  Sayın Cumhurbaşkanı  bir çok  haksızlık  karşısında  gösterdiğiniz  dirayet  ve  açıklamaları  Doğu  Türkistan ve  Uygur  Sincan Özerk  bölgesi  için  Çin  devleti  aleyhine de  yapmanızı  bekliyor  ve  talep ediyoruz.

Yine  başta  İYİ Parti  milletvekilleri  olmak  üzere  tüm  milletvekilleri  ve meclis  başkanına   da  çağrı  yapmak istiyoruz.  Sayın vekiller burada Tüm Türkiye’de  yaşayan  halkın  vicdanının   sesi  olarak  sizlere  sesleniyoruz.   Çin devleti ile  yapılan başta  ticari, ekonomik  ve diğer  tüm  anlaşmaların  iptali  için  meclisten  yasa  çıkarılması için  sizlere   çağrıda  bulunuyoruz. 

Burada tüm Türkiye halkına, İslam dünyasına, Türk Dünyasına ve insana saygısını hala kaybetmemiş dünya halklarına  seslenmek  istiyoruz.  Çin Ekonomik gücü  nedeni  ile  günahsız  bir  halka  karşı  sırf  etnik  kimliği  ve  dini  nedeniyle  işkence  altında  soykırım  suçu  işlemektedir. Eğer hepimiz Çin malı ürünleri  satın  almaktan  vazgeçersek  bu durumda  katil  Çin  devleti  bu  soykırımdan  vazgeçmek  durumunda  kalacaktır. Aldığınız Çin ürünü sayesinde bir masum Uygur Türkü’ ün  ölümüne  katkı  yaptığınızı  düşünerek   Çin  malı  ürün  almaktan ve  satmaktan  vazgeçmenizi  özelikle  rica  ediyoruz.  Ve herkesi Çin mallarını boykot etmeye  çağırıyoruz.

Basın açıklamamızın sonunda şehit  edilen  kardeşlerimiz  için ve  işkenceler  altında  inleyen kardeşlerimiz  için dua  ederek  basın açıklamamızı  sona  erdiriyoruz.

Allah’ ım  Doğu  Türkistan da  sırf  senin  gönderdiğin  dinin emirlerini  yerine  getirdikleri  için   şehit  edilen  kardeşlerimizin  şahadetini  kabul  eyle, onları  cennetinle  ödüllendir, peygamber  efendimize  komşu  eyle, toplama  kamplarında  yada  Doğu Türkistan  sokaklarında her  türlü  saldırıya  uğrayan işkence  gören  kardeşlerimize  sabırlar  ver,  bu kardeşlerimizin bir  an  önce  bu  zulümden  kurtulmaları  için  onlara  yardım eyle  , Ey  yüce  Allahım ebrehenin  fil  ordusunu  ebabil kuşları  ile  dağıttığın  gibi,  Lut  kavmini  kahrettiğin  gibi  Çin  devletini  ve kavmini de  kahreyle, Allah’a  emanet  olun  saygılarımızla” ifadelerine yer verildi.    


Serhad Artvin Gazetesi © 2012 Tüm Hakları Saklıdır.
İnönü Caddesi. Karahan İşhanı No:16/A - ARTVİN -- Tel :0(466) 212 11 29 - Faks: 0(466) 212 38 84 - E-Posta: osengun{at}hotmail.com